Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 108 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3594 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Kasten yaralamaHÜKÜM : TCK.nun 86/1, 3e, 87/1-d, son, 62, 53/1, 54.maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezasıTÜRK MİLLETİ ADINAToplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’ün, mağdur ...'a karşı eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilerek reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde, bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, müdafiinin meşru savunmanın varlığına, haksız tahrikin bulunduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,Ancak,Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanığın babası ...in, mağdurun kayınbiraderi olduğu, aralarında borç ilişkisine dayalı anlaşmazlık bulunduğu, olay günü kayınpederinin evine geldiğini öğrenen sanık ve babasının mağduru darp etmek için mağdurun bulunduğu yere doğru yöneldikleri, mağduru araç içerinde yakaladıkları,...’in mağdura saldırması üzerine, mağdurun da sopayla ...in başına vurduğu, bu kez de sanığın, mağduru sekiz yerinden bıçaklayarak, hemopnomotoraks ve karaciğerde lezyon oluşacak ve hayati tehlike geçirecek şekilde yaraladığı olayda,A-Olayın oluş şekli, mağdurdaki darbe sayısının fazlalığı, yaralanmanın şiddeti ve yaranın yeri hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eylemi ile ortayan çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu ve kasten öldürme suçuna teşebbüsten TCK’nun 35.maddesi, uyarınca makul bir ceza belirlenerek cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,B- 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı Yasanın TCK'nun 53. maddesindeki iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak,aleyhe temyiz olmadığından CMUK'nun 326. maddesi gözetilmek suretiyle (BOZULMASINA), 19/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.