Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10138 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 8551 - Esas Yıl 2008





Tebliğname No : 1 - 2008/146949MAHKEMESİ : Kayseri 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 08/02/2008, 2007/304 (E) ve 2008/35 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; Oluşa ve dosya kapsamına göre; olay gecesi mağdurun, sanığın annesinin hastaneye gidebilmek için para aradığını duyduğu ve eşinin de teşvikiyle ona bir miktar para vermek amacıyla sanığın evinin önüne geldiği, o sırada mağduru evinin yakınında gören sanığın ise mağdurun orada bulunmasına yanlış bir anlam yükleyerek evinden aldığı bıçakla mağdurun sırtına bıçakla önce bir kez, daha sonra ise orada bulunanların araya girmesine rağmen ikinci kez vurduğu, ardından tanıklar tarafından evin içerisine götürüldüğü, ilk darbe üzerine mağdurun sırtında oluşan yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde cilt kesisine neden olduğu, ikinci bıçak darbesinde ise sol aksiller hatta 11. İnterkostal aralıkta 15 cm derinliğinde peritonun delinmesine ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaralandığı olayda; a-Kullanılan vasıtanın elverişliliği, hedef alınan bölgenin ve yaranın niteliği ile meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ve engel durum nedeniyle sanığın eylemine devam edememesi hususları birlikte değerlendirildiğinde;sanığın eylemi ile açığa çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu, bu nedenle kasten öldürmeye teşebbüsten ceza verilmesi gerektiği düşünülmeksizin, suçun nitelendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde kasten yaralama suçundan hüküm kurulması, b-Mağdurdan sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan herhangi bir söz veya davranış bulunmadığı, sanığın olay anında mağdurun hakaret ettiğine ilişkin sonradan geliştirdiği savunma ve ifadelerin ise sanığın daha az ceza almasına yönelik olduğu anlaşıldığı halde, haksız tahrik hükmünün uygulanması suretiyle eksik ceza tayini, c-Kabule göre de; hüküm fıkrasındaki 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulandığı bendde, sanığın 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 1. fıkrasının a, b, c, d, e bentlerinde belirtilen haklarından, mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise 1-c bendindeki haklardan koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılacağı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün kısmen tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 27/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.