Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 100 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 1418 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 1 - 2010/288519MAHKEMESİ : Silifke Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 03/05/2010NUMARASI : 2002/172 (E) ve 2010/149 (K)SUÇ : Yetkili bir merciden verilen emri icra eden memurun emir sınırını aşarak ölüme neden olmak TÜRK MİLLETİ ADINA İncelenen dosya içeriğinden; Silifke Yeşilovacık Limanından hareket eden "H.. R.." isimli tekne ile yurt dışına yasal olmayan yollardan insan çıkarılacağı yönünde ihbar alınması üzerine, olay günü saat 04.00 sıraları içinde maktul Hıdır'ın da bulunduğu 236 kaçak yolcu ile birlikte limandan hareket eden adı geçen teknenin, Akdeniz Bölge Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı TCSG ..., TCSG .... ve TCSG ... botları tarafından takibe alındığı, tüm uyarı ve çabalara rağmen durdurulamaması üzerine uyarı atışları yapıldığı, 22.05.2002 tarihli ölü muayene ve otopsi raporunda; maktulün sağ koltuk altı 5 cm. aşağısında ateşli silah yaralanması giriş deliği bulunduğu, sağ akciğer orta lobundan 1x1 cm ebadında küçük metal parça çıkartıldığı, ölümün ilk müdahalenin yapıldığı hastanede toraks tüpü takılmadığı için göğüs içindeki kanamanın artması sağ akciğerin kollabe olması ile solunum ve dolaşım yetersizliği sonucu meydana geldiğinin belirtildiği, Katılan vekili tarafından kovuşturma aşamasında mahkemeye teslim edilen ve maktule ait olduğu belirtilen gömlek üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen Adana Kriminal Polis Laboratuarı Müdürlüğü'nün 11.04.2003 tarih ve KMY.2003/401 sayılı ekspertiz raporu ile; sözkonusu gömleğin sağ arka tarafında, sağ omuz üst dikiş hattından 28 cm. aşağıda, sağ koltuk dikiş hattınall cm. mesafede, iç kısmı yanmış vaziyette ve etrafında atış artıklarından antimon kalıntıları bulunan 1 cm. çapında bir adet mermi giriş deliğinin mevcut olduğu, bu giriş deliğinin 15-50 cm. mesafeden kısa namlulu ateşli silah ile yapılan "yakın atış" sonucu meydana gelmiş olduğunun belirtildiği, TCSG... botunda nişancı top astsubayı olarak görev yapan sanık Hakan'ın savunmalarında 12,7 mm. çaplı makineli tüfekle, TCSG 116 botunda görevli tanık A.. G..'nin ifadesinde ise G-3 piyade tüfeği ile ateş ettiğini belirttikleri, Ankara (Merkez) Kriminal Polis Laboratuarı Müdürlüğü'nün 15.06.2004 tarih ve SGD-2004/086 sayılı ekspertiz raporunda ise; görüntü kayıtlarının incelenmesi sonucu, Sahil Güvenlik Komutanlığına ait bot üzerindeki bir kişinin elindeki kısa namlulu silahı "H.. R.." isimli teknede bulunan insanlara yönelttiği, görüntüler arasında kesinti ve geçişler olması sebebiyle mevcut görüntüler içerisinde eli tabancalı şahsın tekneye veya teknede bulunan şahıslara ateş ettiğini ve kullanılan tabancanın namlusundan barut çıkışı olup olmadığını gösterir nitelikte görüntülere rastlanılmadığı, ancak kayıtlarda iki kez atış sesine benzer seslerin duyulduğu ve bu seslerden teknede bulunan yolcuların irkildiklerini gösterir görüntülerin bulunduğunun belirtildiği, Anlaşılmakla; 1-) Sahil Güvenlik Komutanlığına ait bot üzerinden elindeki kısa namlulu silahı "Hayri Reis" isimli teknede bulunan insanlara yönelten kişinin açık kimliğinin tespiti, 2-) Dosyanın, maktule ait tedavi evrakları ile birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilerek; a-) Maktulün kesin ölüm nedeninin tespiti, b-) Maktulün vücudundaki giriş deliğinin, ateşli silah mermi çekirdeği veya tekneye isabet eden mermi çekirdeğinin kopardığı metal parçasının isabeti sonucu oluşup oluşmadığı, c-) Maktulün cesedinden çıkartıldığı belirtilen metal parçasının niteliği, d-) Maktule ait olduğu belirtilen gömlek üzerinde inceleme yapılarak mermi giriş deliği olup olmadığı, mermi giriş deliği olduğunun tespiti halinde atış mesafesi ve yönünün tespiti, e-) Görüntülerin incelenerek, elindeki kısa namlulu silahı teknedeki insanlara doğrultan kişinin bu şekilde atış yapıp yapmadığı, yapmış ise bu esnada ve sonrasında maktulün verdiği tepkinin ne olduğu, f-) "H.. R.." isimli teknede ele geçirilen mermi çekirdekleri ve şarapnel parçaları üzerinde balistik inceleme yapılması, Sonucuna göre sanığın hukuki durumun değerlendirilmesi yerine, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 17.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.