MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSuç : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Ceza Genel Kurulunun 02.10.2012 gün ve 472-1798, 06.12.2011 gün ve 197-246, 19.04.2011 gün ve 20-59, 17.04.2007 gün ve 325-100 sayılı kararları ile yerleşik uygulamasına göre, uyma kararının, ara kararı niteliğinde olmayıp, davanın esasını çözümleyen kararlardan olması nedeniyle bozmaya uymakla, yerel mahkemenin bozma kararında gösterilen esaslara göre işlem yapıp karar verme ödevi doğmasına, sonradan bu kararın bir kısmından veya tamamından açıkça ya da zımnen geri dönülerek ilk hükmün aynen veya yeniden kurulmasının, uyma kararının hüküm ve sonuçlarını ortadan kaldırmamasına göre, 12.05.2014 tarihli oturumda bozma ilamına uyulmasına karar verildiğinden, sonradan 12.3.2015 tarihli oturumda bozma ilamına uyulmasına ilişkin evvelki ara karardan vazgeçilerek direnilmesine karar verilmesi uyma kararının hüküm ve sonuçlarını ortadan kaldırmayacağından, Yargıtay ...Ceza Dairesinin 23.01.2014 tarihli, ... Esas, ...karar sayılı bozma kararı gereği, açma eylemi yönünden işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken bozma öncesi karar gibi davanın reddine dair hüküm kurulması,Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.