Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 425 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11138 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSuç : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Katılan... şikayetçi olup, hak sahibi olduğunu ispatlaması ve davaya katılmasına karar verilmesi karşısında, eylemin 5728 sayılı Kanun ile değişik 5846 sayılı Kanun'un 71/1 ve 81/13. maddeleri kapsamında kaldığı gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,2- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizin de benimsediği 08/04/2014 tarih ... Esas ... Karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplum olduğu cihetle; sanık hakkında benzer eylem nedeniyle açılan ve birleştirilen dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında; Anılan dosya incelenerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu ile, sanıktan ele geçirilen suça konu eşyaların miktarı dikkate alındığında, sanığın suç kastının yoğunluğu dikkate alınarak temel ceza maddesinde yer alan hapis cezasında da TCK'nın 61. maddesi kapsamında alt sınırdan uzaklaşılarak takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,3-Birleşen dosya için suç tarihinin 17/07/2009 olduğunun karar başlığında gösterilmemesi,Kabule göre de;4-5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK'nın231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı Kanun'un 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve ... Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir.Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Somut olayda, katılanın dosyaya yansıyan maddi bir zararının bulunmadığı gözetilmeden, mahkemece zarar giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair kararlar verilmesi,5- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinde düzenlenen belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin, kişinin kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olması ve 5. fıkradaki istisna dışında adli para cezası veya diğer seçenek yaptırımlarda uygulanmayacağına ilişkin yasal düzenleme karşısında; sanık hakkında hükmolunan kısa süreli hapis cezasının aynı Kanun'un 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesi nedeniyle belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.