Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 295 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 9662 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 1163 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Hükmün Açıklanmasının Geri BırakılmasıYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:I-Sanık ... müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde;5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar itiraza tabi olup temyiz yasa yoluna başvurulması olanaklı bulunmadığından; sanık müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, II- Sanık ... müdafiinin ve sanık ...'ın temyiz talebinin incelenmesinde;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 81/6. maddesinin "Kooperatif: Üç yıl olağan genel kurulunu yapmaması halinde, dağılır" hükmü karşısında, Sivas Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü' nün 09.04.2014 tarihli yazıları ekinde bulunan tutanaklar uyarınca kooperatifin son genel kurulunun 30.06.2004 tarihinde yapıldığının anlaşılması ve anılan kooperatifin 2005-2006-2007 yıllarında genel kurul toplantılarını yapmaması nedeniyle münfesih hale geleceği ve bu tarihten itibaren sona eren tüzel kişiliğin genel kurul toplantısı yapmamasından söz edilemeyeceği gözetildiğinde iddianame ile dava konusu edilen 2011 yılında anılan kooperatifin tüzel kişiliği sona erdiği anlaşılmakla, unsurları oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre de;02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 12. maddesi ile TCK'nın 75. maddesinde yapılan değişiklik sonucu 1163 sayılı Kanun'un Ek 2/2. maddesinde öngörülen suçun önödeme kapsamına alınması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 16.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.