MAHKEMESİ : İcra Ceza MahkemesiSuç : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, Anayasanın 40/2, CMK’nın 232/6 ve 34/2 ile 1412 sayılı CMUK’nın 310. maddeleri gereğince, kararda başvurulacak kanun yolu, süresi, mercii ve şeklinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiği halde, şikayetçi vekilinin yüzüne karşı verilen hükümde, başvurulacak kanun yolunun yanlış gösterilmesi nedeniyle, Ağır Ceza Mahkemesi'nin ... değişik iş sayılı kararı ve sonraki işlemler yok hükmünde sayılarak, şikayetçi vekili tarafından verilen 04.06.2010 tarihli itiraz dilekçesi temyiz dilekçesi olarak kabul edilmekle dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 1- Sanık... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede,Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,2- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede,Ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 14.02.2012 tarih ve ..., ..., ..., 21.02.2012 tarih ve ..., ..., ... ve ... Esas sayılı kararlarında açıklandığı üzere, İİK'nın 337/a maddesinde düzenlenen “ticareti usulüne aykırı terk etmek” suçunun ticaret şirketleri müdür ve yetkililerince de işlenmesi mümkün olduğu cihetle, ticaret şirketi yetkilisi olan sanığa isnat edilen suçun oluşabilmesi için tacirin fiili olarak ticareti terk etmesi bu durumu onbeş günlük süre içerisinde kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirmemesi, bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini içeren bir mal beyannamesi vermemesinin gerekmesi nedeniyle, borçlu ticaret şirketinin kayıtlı olduğu adresinde şikayet tarihi itibariyle ticareti terk edip etmediği yönünde zabıta araştırması yaptırılarak sonucuna göre hukuki durumunun takdir edilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.