Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17221 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 35364 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Sulh Ceza MahkemesiSuç : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, 1-Mahallinde yapılan keşif sonrası düzenlenen orman mühendisi ve fen bilirkişi raporlarından suça konu edilen sanığa ait evin bulunduğu yerin içinde bulunduğu....ada bazında yapılan kadastrol çalışmalarında .... parsel olarak, Hazine adına orman sınrıları dışına çıkartılan yerin dışında, 100,96 metrekaresi 1948'de yapılıp kesinleşen ve 1981'de 1744 sayılı Kanuna göre yapılan 2/B çalışmasına da konu edilmeyen ... Devlet Ormanında kaldığının tespitine rağmen, suça konu taşınmazın bulundugu alanın parsellenip vatandaşlara satıldığı, 30-40 yıldır yerleşim alanı olarak kullanıldığı, sanığın da suça konu yeri .... isimli kişiden taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile 18/10/2001 tarihinde satın aldığı, taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde 6000 ada 7 nolu parselin Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmış olduğunun belirtildiği ve tapu kaydının geldisinde sanığa satış yapan .... hakknda tapu tahsis belgesi bulunduğunun anlaşılması karşısında, suç tarihi itibariyle sanığın suç kastının bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,2-Kabule göre ;a- Sanık hakkında düzenlenen iddianamade sevk maddeleri arasında 6831 sayılı Kanun'un 93/2. maddesi gösterilmediği halde sanığa ek savunma hakkı verilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesine muhalefet edilmesi,b-Bilirkişi raporunda eylem nedeniyle katılan orman idaresinin zararının bulunmadığı açıkça belirtilmiş olduğu halde, sanık hakkında, katılanın zararını gidermediği gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi,c-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde vekalet ücreti, maktu ve nisbi olmak üzere belirlenmiştir.Maktu vekalet ücreti, davanın konusunun para olmadığı veya para ile ölçülemediği hallerde belirlenen ücret, nisbi vekalet ücret ise davanın konusunun para olması veya para ile ölçülebilir olması halinde bu değer üzerinden belirlenen ücrettir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 365/2. maddesinin aksine ceza davalarında şahsi hak talebi halinde mahkemece bu hususta da karar verilmesi gerektiği yolunda bir düzenleme bulunmaması ve 6831 sayılı Orman Kanun'un 112, 113 ve 114. maddeleri hükümleri karşısında; davada kendisini vekille temsil ettiren katılan İdare lehine hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrıca müsaderesine karar verilen binaların değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine de hükmedilmesi,Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 03/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.