Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1703 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 14110 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : 5809 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;1-)Sanıklara yükletilen 5809 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan zarar görmesi nedeniyle davaya katılma ve duruşmadan haberdar edilme hakkı bulunan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun davadan haberdar edilmemesi,2-)CMK'nın 225. maddesi gereği, Mahkemece verilen kararın konusunun, ancak iddianamede gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında olması, CMK'nın 230. maddesi gereği dosyadaki delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi sonucu ulaşılan kanaat ve sanıkların her birinin ayrı ayrı suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri gösterilerek yazılması zorunluluğu var iken; sanıkların tamamı hakkında, başka Mahkemede açılan kamu davasında sanık olduklarından bahisle ve sadece kaçakçılık suçuna dair fiillerinin değerlendirilmesi suretiyle, üzerlerine atılı 5809 sayılı Kanun'un 55/1. ve 55/2. maddelerinde yazılı "elektronik haberleşme cihazlarının kimlik bilgisini yeniden oluşturma, kopyalama, değiştirme" ve "kimliği değişmiş cihazları veya değişmeye yönelik araç-gereç ve cihazları üretim, dağıtma, ithal etme, bulundurma" suçlarından hangisinden, ayrı ayrı tüm sanıkların hangi seçimlik eylemleri nedeniyle ceza aldıklarının yazılı gerekçede gösterilmeden mahkumiyet kararı verilmesi,3-)Kabule göre de;a-)Sanıklar tarafından ülkeye yurt dışından nasıl getirildiği belli olmayan kaçak, kayıt dışı veya klonlanmış cep telefonlarının sayısı ve TCK'nın 61. maddesindeki ölçütler nazara alınarak, cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşılmaması,b-)Sanıkların sorguları sırasında CMK'nın 231. maddesi kapsamında bir taleplerinin olup olmadığı belirlenerek, şartlarının oluşması halinde Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı verilmesi gerekirken, gerekçesi hükümde açıkça belirtilmeden, henüz hakkında bir adli sicil kaydı dahi bulunmayan sanıkların bir daha suç işlemeyeceklerine dair olumlu kanaat oluşmadığı yazılmak suretiyle karar verilmesi,Kanuna aykırı ve sanıklar ..., , ..., ... ve ... ile sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi gereği sanıkların kazanılmış hakları gözetilerek, temyize konu HÜKÜMLERİN; 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.