Ödeme şartını ihlâl suçundan kabahatli ...’in, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair ...... İcra Ceza Mahkemesinin 19/09/2013 tarihli ve 2013/1344 Esas, 2013/1762 sayılı sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 10/11/2014 gün ve 67199 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24/11/2014 gün ve KYB. 2014-374686 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.Anılan ihbarnamede;Dosya kapsamına göre, şikayetçinin, vekili olan avukatı noterden 29/07/2013 tarihli azilname ile davadan azletmesine rağmen vekâletnamede tevkil yetkisi bulunan avukatın azil öncesi yetki verdiği avukatın azilden sonra 19/09/2009 tarihinde duruşmayı takip ettiği ve hükmün verildiği yargılamanın 19/09/2009 tarihli celsesinde şikâyetçi olduğunu ifade ettiği, mahkemece sanığın yazılı şekilde tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği; ancak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 71. maddesine göre, dava ehliyeti bulunan herkes, davasını kendisi veya tayin ettiği vekil aracılığıyla açabilir ve takip edebilir. Aynı Kanun'un 81. maddesi gereğince, vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur. Anılan Kanun'un 82. maddesinde ise istifa eden vekilin vekâlet görevi, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam eder. Vekilin istifa etmiş olması hâlinde, vekâlet veren davayı takip etmez ve başka bir vekil de görevlendirmez ise tarafın yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılır. İstifa eden vekilin istifa dilekçesi ile birlikte vekâlet verene ihtaren bildirilir, hükümlerini içermektedir. Son celse tarihinde vekalet yetkisi bulunmayan avukatın beyanının geçersiz olduğu ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 349. maddesine göre, tarafların duruşma gün ve saatinde icra mahkemesinin huzuruna gelmeye veya vekil göndermek zorunda olduğu hâlde şikayetçi belirlenen zamanda gelmediği ve vekilde göndermediğinden şikâyetçinin şikâyet hakkının düşmesine karar vermek gerekirken yazılı şekilde sanık hakkında tazyik hapsi cezası verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararının kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden ..... İcra Ceza Mahkemesinin 19/09/2013 tarihli ve 2013/1344 Esas, 2013/1762 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık ... hakkında hükmolunan tazyik hapsi cezasının kaldırılmasına, 28/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.