Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1602 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1546 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna AykırılıkHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın Niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun'da öngörülen suç tipine uyduğu,Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.Ancak,1- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde vekalet ücreti, maktu ve nisbi olmak üzere belirlenmiştir.Maktu vekalet ücreti, davanın konusunun para olmadığı veya para ile ölçülemediği hallerde belirlenen ücret, nisbi vekalet ücreti ise davanın konusunun para olması veya para ile ölçülebilir olması halinde bu değer üzerinden belirlenen ücrettir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 365/2. maddesinin aksine Ceza Davalarında şahsi hak talebi halinde mahkemece bu hususta da karar verilmesi gerektiği yolunda bir düzenleme bulunmaması ve 6831 sayılı Orman Yasasının 112, 113 ve 114. maddeleri hükümleri karşısında; Davada kendisini vekille temsil ettiren katılan idare lehine hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceğinden, ayrıca müsaderesine karar verilen orman emvallerinin değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmeyeceğinin gözetilmemesi,2- TCK'nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ve 53/1. maddesinin a,b,d,e bentlerindeki hak yoksunlukları bakımından mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,Kanuna aykırı ve sanığın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktalarının; tebliğnameye uygun olarak, hükümden TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin 8. fıkrasının çıkartılarak yerine, “TCK'nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ve 53/1. maddesinin a,b,d,e bentlerindeki hak yoksunlukları bakımından mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olmasına” ibaresinin eklenmesi ve hükmün 13. Fıkrasından “440.- TL nispi vekalet ücretinin” ibaresinin çıkartılması suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA, 20.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.