Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16003 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5398 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Sulh Ceza MahkemesiSuç : 7201 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 tarih ve ... Esas, ... Karar sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir. Bu ilkeler çerçevesinde, her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi halinde zararın giderilebilmesi koşulundan bahsedilebileceği, somut olayda ise icra takibine konu alacağın sanığa atılı suçtan doğan doğrudan bir zarar olmadığı gibi suça konu tebligatın alınmamasından sonra tebliğin 7201 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre yapıldığı ve bu nedenle doğrudan Tebligat Kanunu'na muhalefet suçunun işlenmesi ile ortaya çıkan ölçülebilir bir maddi zarar bulunmadığı cihetle, engel sabıkası da bulunmayan sanık hakkında CMK'nın 231. maddesindeki diğer objektif ve sübjektif koşullar tartışılmadan katılanın zararının giderilmediği gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.