MAHKEMESİ :İcra Ceza MahkemesiSUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : BeraatYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;1-Sanıklar hakkında 2004 sayılı İİK'nın 333/a maddesine ilişkin kurulan hükümlere yönelik incelemede; Sanıkların üzerine atılı “yöneticinin ticari işletme borcunu ödememesi”suçunun takibi şikayete bağlı olup, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 347. maddesinde düzenlenen” şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer” hükmü karşısında, şikayet, borçlu şirket hakkında yapılan icra takibinin kesinleştiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süreden sonra yapılmış olup, mahkemece sanıklar hakkında şikayet hakkının düşürülmesi yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyar??nca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, tebliğnameye uygun olarak İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 2-Sanıklar hakkında 2004 sayılı İİK'nın 345/a maddesine ilişkin kurulan hükümlere yönelik incelemede;İİK’nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun'un 179 ve 6762 sayılı TTK'nın 324. maddesinde öngörülen koşullarda şikayet tarihi itibarıyle şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği cihetle, öncelikle borçlu şirkete ait ticari defterler, kayıtlar ve banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp, şikayet tarihi itibariyle şirketin iflasının istenmesi şartlarının oluşup oluşmadığı saptanıp, sonucuna göre hukuki durumun takdiri gerekirken, şikayet tarihindeki durumu göstermeyen yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 23.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.