MAHKEMESİ : Sulh Ceza MahkemesiSuç : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Sanığın cezasından 6831 sayılı Kanun'un 93/2. maddesi uyarınca bir kat arttırım yapıldığında 12 ay yerine 1 yıl hapis cezasına hükmedilmişse de, sonuç ceza doğru olduğundan bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanık hakkında tayin olunan hapis cezasının süresine, suçtan dolayı somut bir zararın bulunmamasına, sanığın hem hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını hem de hakkında lehe olan hükümlerin uygulanmasını talep etmiş olmasına karışılık, 647 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca ertelenmiş bulunan geçmiş hükümlülüğünün verildiği 14/02/2006 tarihinden itibaren kanunda öngörülen 5 yıllık süre geçtikten sonra şimdiki suçun işlenmiş olması nedeniyle bu mahkumiyetin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel oluşturmadığı anlaşılmakla, sanığın daha önceden kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunduğu, bu nedenle koşulları oluşmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi ve sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının TCK'nın 50. maddesinde düzenlenen seçenek yaptırımlara çevrilip çevrilmeyeceği hususunun tartışılmaması,Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.