MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSuç : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1- Suça konu bandrolsüz eserlerin sanığın evinde çoğaltıldığı ve yayıldığının tespit edilmesi karşısında, eyleminin 5101 sayılı Kanun ile değişik 5846 sayılı Kanun'un 81/9-1/b madde ve fıkrasına uyduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- TCK'nın 50/2. maddesinde yer alan ''Suç tanımında hapis cezası ile adlî para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hâllerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adlî para cezasına çevrilmez.'' hükmüne aykırı olarak, seçenekli cezadan tercih edilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi,3- Sanık hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrildiği ve 5237 sayılı TCK'nın 51/1. maddesi gereğince hapis cezasının ertelenebileceği gözetilmeden, hükmolunan adli para cezasının ertelenmesine karar verilmesi,4- Şikayetçi ... hak sahipliği belgelerinin bulunmadığı ve yasal süresi içinde anılan belgelerin sunulmadığı tespit edilmekle, şikayet hakkı bulunmamasına rağmen anılan meslek birliğinin davaya katılmasına karar verilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 08/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.