MAHKEMESİ :İcra Ceza MahkemesiSuç : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : BeraatYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanıklara yüklenen, yetkilisi oldukları “ticaret şirketinin iflasını istememek” suçunun oluşup oluşmadığının anlaşılabilmesi için öncelikle, İİK'nın 179 ve 6762 sayılı TTK'nın 324. maddesinde öngörülen koşullarda şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının saptanması gerektiği cihetle; öncelikle borçlu şirkete ait ticari defterler, bilançolar ve banka hesapları temin edilip, üzerlerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, şikayet tarihi itibariyle şirketin iflasının istenmesinin gerekip gerekmediği hususu belirlenip sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, şirketin aktif ve pasif durumunu tam olarak belirlemekten uzak, dönem varlıklarının ve borçların neler olduğunu açıkça belirtmeyen ve denetime elverişli olmayan, sadece 2010 yılına ait kurumlar vergisi bilançosu ve gelir tablosu üzerinden yapılan incelemeye göre düzenlenen bilirkişi raporu esas alınarak eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 16.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.