Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 130 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 6508 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Orman alanında işgal ve faydalanma suçundan mahkum olan sanık hakkında açıklanmasına karar verilen Karaisalı Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/83 Esas – 2011/189 Karar ve 17.06.2011 tarihli hükmün suç tarihinin 24.01.2011 olması, aynı şekilde denetim süresi içinde işlendiği iddia edilen ikinci suç nedeniyle verilen Karaisalı Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/173 Esas – 2012/59 Karar ve 02.07.2012 tarihli hükmün suç tarihinin de 24.01.2011 olması ve her iki suçun da aynı yerdeki aynı sanık hakkındaki işgal ve faydalanma eylemine ait olduğunun anlaşılması karşısında, denetim süresi içinde işlendiği iddia edilen eylem nedeniyle sanık hakkında mükerrer yargılama yapılıp yapılmadığı tespit edilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Kabule göre de; 1) CMK'nın 231/11. maddesinde yer alan “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde, mahkeme hükmü açıklar.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, mahkemece hükmün açıklanmasına gerekçe gösterilen Karaisalı Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/173 Esas – 2012/59 Karar ve 02.07.2012 tarihli karar sayılı ilamına konu Orman alanında işgal ve faydalanma suçunun işlendiği 24.01.2011 tarihinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen kararın kesinleşme tarihi olan 12/09/2011 tarihinden önce olması karşısında, koşulları oluşmadığı halde hükmün açıklanmasına karar verilmesi, 2) 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesi ile CMK'nın 324. maddesinin 4. fıkrasına eklenen ek cümle uyarınca devlete ait yargılama giderlerinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması halinde bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden 16 TL yargılama giderinin sanığa yükletilmesine karar verilmesi,  Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.