MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 6831 Sayılı Kanuna AykırılıkHÜKÜMLER : Beraat Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan suç için kanunda öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesinde 8 yıl olarak düzenlenen olağan dava zamanaşımının aynı Kanun’un 66/2. maddesi gereğince 4 yıl, anılan Kanun’un 67/4. madde uyarınca eklenecek süre ile birlikte olağanüstü zamanaşımının ise 6 yıl olacağı; suça sürüklenen çocuğun savunmasının alındığı 15/08/2007 tarihinden hüküm tarihine kadar zamanaşımının gerçekleştiğinin anlaşıldığı; suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67.maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan,12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanığın savunmasının alındığı 15/08/2007 tarihinden hüküm tarihine kadar zamanaşımının gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında sanık ve suça sürüklenen çocuk hakkında zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde beraat hükümleri tesisi, Kanuna aykırı ve katılan vekilinin bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5771 CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 13/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.