MAHKEMESİ :İcra Ceza MahkemesiSuç : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : BeraatYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, İİK'nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun'un 179 ve 6762 sayılı TTK'nın 324. maddesinde öngörülen koşullarda şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi açısından, öncelikle borçlu şirketin kayıtlı olduğu vergi dairesinden muhasebecisi sorulup buradan veya zabıta marifetiyle ticari defterler ve banka hesapları temin edilerek, borçlu şirkete ait ticari defterler, bilançolar ve banka hesapları üzerinde karşılaştırmalı olarak bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra şikayet tarihi olan 29.12.2010 tarihi itibariyle şirketin iflasının istenmesi şartlarının oluşup oluşmadığı saptanıp, sonucuna göre hukuki durumunun takdiri gerekirken, 2010 yılına ait bilanço değerleri üzerinden alınan yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak eksik inceleme ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.