Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 988 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16707 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : İstanbul 2. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/11/2012NUMARASI : 2010/669-2012/733Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalılar vekili, davacı ile müvekkillerinin murisi arasındaki ticari ilişkide müvekkillerinin murisinin davacıdan aldığı ürünlerin bedelini zamanında ödediğini, üzerine düşen edimleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, müvekkillerinin murisinin sattığı ürünlerin hepsi için davacı adına iskonto faturaları kestiğini, davacının bu faturaları yıllarca itiraz etmeden kabul ettiğini, ancak davacının anlaşmaya ve teamüle aykırı olarak müvekkillerinin murisinden daha önce yapılan iskonto miktarını talep ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; davalı tarafça düzenlenen 1.813,16 TL ve 874,82 TL bedelli iskonto faturalarının davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı, bunun dışında taraf kayıtlarının örtüştüğü, ancak davalı tarafça muhtelif tarihlerde düzenlenen bir çok iskonto faturasının davacı defterlerine işlendiği, her ne kadar taraflar arasında yazılı bir anlaşma olmasa da iskonto uygulamasının taraflar arasında ticari teamül haline geldiği, davacı taraf iskonto uygulaması için davalının en az 100 adet ürün satması gerektiğini iddia etmiş ise de bir dönem 51 adet ürün satılmış olmasına rağmen davalının düzenlediği iskonto faturasını kabul ettiği, bu nedenle davacının iddiasına itibar edilmediği, davalı tarafın düzenlediği 1.813,16 TL ve 874,82 TL bedelli iskonto faturaları dikkate alındığında davacının davalı taraftan alacaklı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dosyaya fotokopisi sunulan ''mutabakat mektubu'' başlıklı belgede her ne kadar davalının imzası bulunmamakta ise de el yazısıyla ''MUTABIK DEĞİLİZ, 31.03.2010 İTİBARİ İLE FİRMAMIZDA 808,15 TL ALACAĞINIZ BULUNMAKTADIR.'' açıklamalarına yer verilmiştir. Bu el yazısının davalı tarafından yazıldığının ve mutabakat mektubuna karşılık davalı tarafından bu şekilde cevap verildiğinin saptanması halinde bu belgeye yazılı delil başlangıcı olarak dayanılması mümkün olup belge altındaki el yazılı açıklamaların her türlü delille kanıtlanması olanaklı hale gelir. Bu durumda mahkemece belirtilen açıklamalar üzerinde durulup araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.