MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. ... ile davalı vek.Av. ... ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR-Davacı vekili, tarafların kardeş olduklarını, davalının, dava konusu iki adet senedi tahsile koyduğunun davacıya bankadan gelen ihbar üzerine öğrenildiğini, davacının davalıya senet vermediğini, senetlerin sahte olarak düzenlendiğini, davacının davalıya bir borcu bulunmadığını iddia ederek, dava konusu senetler nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespiti ile bonoların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevabında, davacı iddialarının asılsız olup, dava konusu senetlerdeki imzaların davacının eli ürünü olduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu savunarak, davanın reddi ile alacağın % 40'ından aşağı olmamak üzere lehlerine tazminata hükmedilmesini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve Adli Tıp Kurumu raporlarına göre davacının dava konusu her iki senedin düzenlenme tarihi itibariyle fiili ehliyete haiz olup, senetteki imzaların davacının eli ürünü olduğu, davacının talebi üzerine verilen ihtiyati tedbir kararının infaz edildiği, böylece davalının alacağına geç kavuştuğu gerekçesiyle davacının açtığı menfi tespit davasının reddine, Bakırköy 7. İcra Dairesi'nin 2009/1034 sayılı takip dosyasında talep edilen 250.000,00 TL asıl alacak üzerinden % 20 oranında kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesini karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Takip tarihi 23.01.2009 olup o tarihte yürürlükte bulunan İİK'nun değişiklikten önceki 72/4 maddesi uyarınca davalı yararına % 40 oranında tazminata hükmedilmesi gerekirken % 20 oranında tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile (2) nolu bentte belirtilen sebeple hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.350.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 31.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.