Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9751 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20082 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.-KARAR-Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı ... arasında düzenlenen kredi genel sözleşmesi ile bireysel ürün ve hizmet paket başvuru formu ve sözleşmesini davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar bozmadan önce davaya cevap vermemişler, bozmadan sonra davalı ... vekili, dava konusu borcun ödendiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın 27.142,84 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiş, davalılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 12.09.2013 tarihli ilamıyla, davacı banka vekilinin 22.11.2010 tarihli rapora karşı 19.10.2011 tarihli celsede ''bilirkişi raporunu aynen kabul ediyoruz, bir diyeceğim yoktur, buna göre talebimiz gibi karar verilsin'' dediği, davacı vekilinin raporda bildirilen miktara karşı bu beyanı dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığından bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiş, bozma sonrası yapılan yargılamada, dava konusu borcun dava açıldıktan sonra ödendiği, davanın konusuz kaldığı gerekçeleriyle konusu kalmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.Mahkemece, Dairemiz bozma kararına uyulmuş ancak bozmadan sonra borcun ödendiği gerekçesiyle davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığı şeklinde hüküm oluşturmuştur. Yargılama sırasında davanın konusuz kalması halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda dava tarihindeki haklılık durumu gözetilerek hüküm tesis edilmelidir. Dairemiz bozma ilamında da belirtildiği üzere 22.11.2010 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen toplam 24.959,06 TL 'nin davacı vekilinin duruşmadaki beyanıyla kabul edilmesi nedeniyle, dava dilekçesinde talep edilen miktardan (28.267,86 TL) yukarıdaki bedel düşüldükten sonra kalan bakiye 3.308,8 TL yönünden ise davacı haksız olduğundan bu miktar üzerinden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin sözü edilen miktarlara oranlanmak suretiyle taraflara paylaştırılması gerekirken mahkemece bu yönler gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.,SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.