MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı ...vekli tarafından duruşmalı olarak temyizi üzerine yerel mahkemece verilen 08/03/2013 tarihli ek karar ile temyiz isteminin reddine hükmedilmesi sonrasında ek kararın da duruşmalı temyizi neticesinde Dairemizin 19/02/2014 tarihli 2013/5909 E, 2014/3216 K. sayılı ilamıyla hükmün onanmasına karar verilmiştir. Dairemiz onama kararına karşı davalı... vekilince süresinde karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan...’ye sipariş ettiği mal karşılığında her biri 100.000,00 TL bedelli ileri tarihli “malen” kaydı bulunan üç adet bono verdiği halde davalı firmanın malları teslim etmediği gibi diğer davalı....firmasına iş bu bonoları temlik ettiğini, mallar teslim edilmediğinden bonoların bedelsiz kaldığını, bedelsizlik def’inin BK. 167. maddesi uyarınca davalı... firmasına karşı da ileri sürülebileceğini belirterek müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sürerken, davaya konu bono bedeline karşılık müvekkilince davalı Tek ...’ye 300.000,00 TL ödemede bulunulduğunu bildirerek, bu tutarın 09/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalı .....’den istirdatını talep etmiştir. Davalı...vekili, davacının borcuna karşılık üç adet bonoyu verdiğini ve müvekkilinin davalıya malları teslim ettiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.Diğer davalı ...vekili, davacının iddialarını yazılı bir sözleşmeye dayandırmadığını, müvekkilinin gerekli araştırmaları yaparak alacağı temlik aldığını ve iyiniyetli hamil olduğunu, davacının dava dilekçesine konu itiraz ve def’ilerini müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalılardan.... tarafından davaya konu üç adet bono gereğince davacıya mal teslim edilmediği, bu durumda ... ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliği’nin 22/2. maddesi uyarınca davacının bedelsizlik def’ini temlik alan davalı... şirketine karşı da ileri sürebileceği gerekçesiyle her iki davalı yönünden davanın kabulü ile davacının bu bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile yargılama sırasında ödenen bono bedellerinin, ödeme tarihi itibarıyla işleyecek avans faiziyle birlikte davalı faktoring şirketinden istirdatına karar verilmiş, hüküm davalı faktoring şirketi vekilince temyiz edilmiştir.Davalı ...vekili, 05/03/2013 havale tarihli dilekçesiyle mahkemenin 12/12/2012 tarihli ve 2011/480 E-2012/161 K. sayılı gerekçeli kararının 11/02/2013 tarihinde resmi çalışanı olmadığı halde tebligat parçasında daimi çalışanı...’a tebliğ edildiğine dair posta görevlisinin ilgili şerhinin usulsüz olduğunu ileri sürerek, usulsüz olarak yapılan tebligat nedeniyle tebliğ edilen kararın öğrenildiği 05/03/2013 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı vekilinin bu isteminin 06/03/2013 tarihli ek karar ile reddine karar verilmiş, bu ek kararın davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 19/02/2014 tarihli 2013/5909 E-2014/3216 K. sayılı ilamıyla “.. özellikle 12/12/2012 tarihli hükmün davalı .... vekili ...’in adresine tebliği için çıkarılan tebligat parçasına... memurunca verilen ve tasdik edilen “daimi çalışan yetkili personel...’a” şeklindeki şerhin sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olmasına göre, bu yön gözetilerek verilen temyiz isteminin reddi yönündeki yerel mahkeme ek kararının onanmasına” karar verilmiştir.Dairemiz onama kararına karşı ...vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. 1- Yerel mahkemenin esas hakkındaki hükmünün davalılardan ...vekiline tebliğ için çıkarılan tebligat parçası arkasında “daimi çalışan yetkili personel ......’a tebliğ edildi” şeklinde şerh bulunmakta ise de,.... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/211 E. sayılı dava dosyası içeriği ve ceza yargılaması sırasında ifadesi alınan ....’ın beyanlarından, bu şahsın davalı avukatının bulunduğu iş hanında çaycı olarak çalıştığı, davalı avukatının çalışanı olmadığı ve böylece tebligat parçası arkasındaki şerhin gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle anılan tebligatın 7201 Sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak yapılmadığı, adı geçen davalı vekilinin hükümden haberdar olduğunu bildirdiği tarih itibariyle esas hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının süresinde kabul edilmesi gerektiği, yerel mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı usul ve yasaya uygun bulunmadığından bozulması gerekirken, ilamda yazılı nedenlerle onandığı anlaşıldığından, davalı ...vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme taleplerinin kabulüyle “temyiz isteminin reddi” ne ilişkin yerel mahkemenin ek kararının kaldırılması ve bunun sonucunda esasa yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi gerekmiştir. 2- Davalı ...vekilinin esas hakkındaki temyiz itirazlarına gelince, dava konusu bonoların ihdas nedeni bölümünde “malen” kaydı bulunduğu ve bonolarda kayıtlı alacakların dava tarihinde yürürlükte bulunan 2006 tarihli ... ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 22/2 maddesi çerçevesinde temlik alındığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. .... sözleşmeleri temelinde alacağın temliki hükümlerini de barındıran ve birden fazla sözleşme türünü içeren karma nitelikli atipik sözleşmelerdir. Bu nedenle ... işleminin köşelerinden biri olan borçlunun önceki alacaklıya karşı ileri sürebileceği def’ileri temlik alan durumundaki....şirketine karşı da ileri sürebileceği 6098 sayılı TBK’nun 188/1 (818 sayılı BK md. 167/1) maddesi hükmü gereğidir. Bu ilkeler çerçevesinde somut olayın değerlendirilmesine gelince, davacı “malen” düzenlenmiş bonolara rağmen davalı ... tarafından kendisine mal teslim edilmediğini iddia etmiş, adı geçen davalı ise iddianın gerçek olmadığını, malların teslim edildiğini savunmuştur. Bu durumda somut olay bakımından dava konusu bonolardaki "malen" kaydı, bu bonoların teslim edilen mal karşılığında düzenlendiğini gösterdiğinden ispat külfeti davacı tarafta olup, davacı senetlere karşı ileri sürdüğü iddiaları öncelikle yazılı delille ispat etmek zorundadır. Davalılardan önceki alacaklı ...’ye yönelik iddiaların kanıtlanamaması halinde zaten temlik alan diğer davalı ....’ye yöneltilebilecek bir şahsi def’iden söz edilemeyeceğinden davanın reddi gerekecektir. Hemen belirtmek gerekir ki 13/12/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6361 sayılı Yasanın geçmişe uygulanacağına dair yasal bir düzenleme bulunmadığından, anılan yasa hükümleri ancak yürürlüğe girdiği tarihten sonraki uyuşmazlıklara uygulanabilir. Başka bir anlatımla yürürlük tarihinden önceki uyuşmazlıklar bakımından anılan yasanın uygulanabilirliği bulunmamaktadır. Mahkemece, uyuşmazlığın yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde değerlendirilip çözümlenmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından esas hakkındaki hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...vekilinin karar düzeltme taleplerinin kabulüyle yerel mahkemenin “temyiz isteminin reddine” ilişkin ek kararının bozularak kaldırılmasına, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle davalı ...vekilinin esas hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün anılan davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.