Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş, onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını, takibe zuhulen itiraz edilmediğini davalı ile hiçbir akdi ilişkileri bulunmadığını, ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava dışı İlyas 'ın davacı şirketin satış sorumlusu olduğunu ve onun aracılığı ile mal alımı için anlaşma yapılıp ödeme yapıldığını, teslim edilen malın hırsızlık malı olduğunun anlaşılması ve el konulması üzerine ödenen paranın tahsili için icra takibi yapıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.Mahkemece davacı şirket ile davalı arasında akdi ilişki bulunduğunun ve davalının alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.Davalının şikayeti üzerine dava dışı İlyas ile davacı şirket hakkında dolandırıcılıktan ceza soruşturulması başlatılmış ve davacı şirket temsilcisi ile davadışı İlyas hakkında davalısını dolandırmak suçundan ceza davası açılmıştır.Bu durumda açılan ceza davasında verilecek mahkumiyet kararı veya saptanacak maddi olgu hukuk hakimini bağlayacağından ceza davasının sonucunun beklenmesi gerekmektedir.SONUÇ:Yukarda açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.