MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı/karşı davalı İpragaz A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı/karşı davalı vekili, müvekkili ile davalı arasında 30.05.2007 tarihli ''... ....''nin imzalandığını, davalı tarafın müvekkiline keşide ettiği 10.03.2011 tarihli ihtarnamede; davalının dava dışı...A.Ş. ile imzaladığı akaryakıt bayilik sözleşmesi uyarınca, istasyonun bulunduğu gayrimenkulde...A.Ş. lehine intifa hakkı tanındığını ve yine sözleşme uyarınca...Petrolcülük A.Ş.'nin belirttiği otogaz dağıtım firmasıyla anlaşılma yapılması zorunlu olduğundan, ...Ticaret ve San. A.Ş. (birleşme sonrası ... A.Ş.) ile bayilik sözleşmesi imzalandığını,...Kurumu'nun 2002/2 sayılı tebliği gereğince dava dışı...A.Ş. ile bayilik ve intifa ilişkisi sona erdiğinden, ...Ticaret ve San. A.Ş. ile imzalanan bayilik sözleşmesinin de 18.09.2010 tarihinde sona erdiğini, bu nedenle 30.05.2007 tarihli sözleşmenin feshedildiğini'' bildirdiğini, ancak müvekkili ile davalı arasında bir intifa ilişkisi bulunmadığını, dolayısıyla taraflar arasındaki 30.05.2007 tarihli bayilik sözleşmesinin ... Kurumu kararları kapsamında olmaması nedeniyle, davalının bu sözleşmeyi haksız olarak feshettiğinin müvekkili tarafından 01.04.2011 tarihli ihtarname ile davalıya bildirilerek, süresinden önce fesih nedeniyle cezai şart ve kar mahrumiyetinin ödenmesi hususunun davalıya ihtar edildiğini, davalının ise ödeme yapmadığını belirterek; süresinden önce fesih nedeniyle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 20.000-TL cezai şart ile 10.000-TL kar mahrumiyetinin fesih tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/karşı davacı vekili, öncelikle davanın husumet yönünden reddi gerektiğini bildirmiş, devamında; müvekkilinin dava dışı...A.Ş.'nin istasyonlu akaryakıt bayi olarak ve anılan şirketin tescilli markası olan... amblemi altında akaryakıt istasyonu işletmeciliği yaptığını, müvekkili ile davacı arasında 30.05.2007 tarihli LPG otogaz bayilik sözleşmesinin imzalanmasından sonra, davacı ile dava dışı...A.Ş. (..) arasında 01.01.2009 tarihli sözleşmenin akdedildiğini, bu sözleşme ile davacının .. amblemi altında faaliyet göstermekte olan akaryakıt istasyonlarının işleticileri ile bayilik sözleşmesi yapmayı üstlendiğini, devamında ise, dava dışı...A.Ş.'nin davacıya keşide ettiği 04.08.2010 tarihli fesih ihbarnamesinde ''LPG dağıtım lisansı bulunan ......Dağıtım Tic. ve San. A.Ş.'nin bir kısım hisselerinin...A.Ş. tarafından devralınması suretiyle, LPG dağıtım lisansı bulunan bu şirkete ortak olunduğu, bu suretle 01.01.2009 tarihli sözleşmenin 14. maddesinin B-4 maddesindeki koşulun gerçekleşmesi nedeniyle sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, sözleşme hükümleri ve fesih uyarınca sözleşmenin fesih tarihinin 04.11.2010 olduğunu ve bu tarih uyarınca müvekkili ile davacı arasındaki 30.05.2007 tarihli LPG otogaz bayilik sözleşmesinin de sona erdiğini, müvekkilinin ise bu tarihten sonra 10.03.2011 tarihinde davacıya ihtarname keşide ettiğini, dolayısıyla müvekkilinin sözleşmeyi haksız ve süresinden önce feshettiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, ayrıca ... Kurulu kararları gereğince de 30.05.2007 tarihli sözleşmenin sona erdiğini, dava dışı...A.Ş. ile davacı arasında akdedilen sözleşmenin dayanağının,...A.Ş.'nin müvekkilinin işletmesini yaptığı istasyon üzerindeki intifa hakkı olduğunu, davacının ve dava dışı anılan şirketin ... Kurulu mevzuatına göre müvekkili karşısında tek bir teşebbüs gibi hareket ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı/karşı davacı vekili cevap süresinde içerisinde verdiği 04.11.2011 tarihli karşı dava dilekçesinde; davacının, taraflar arasındaki 30.05.2007 tarihli sözleşme ve aynı tarihli ek protokole aykırı şekilde, müvekkiline fahiş fiyatla LPG satışı yapması nedeniyle, müvekkilinin kar kaybından kaynaklanan 44.625,70-TL zararı olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, şimdilik 5.000-TL'nin davacı/karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 14.09.2012 tarihli ıslah dilekçesinde ise; müvekkilinin kar kaybına ilişkin 44.625,70-TL'nin davacı/karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davacı/karşı davalı vekili, davalı/karşı davacının talebinin haksız olduğunu belirterek, karşı davanın reddini savunmuştur.Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ile dava dışı...A.Ş. arasında kar payına yönelik bir anlaşma imzalandığı, buna göre Haziran 2008 ile Mart 2011 yılları arasında 29.653,93 TL, kar payı ödemesi yapıldığı gelen belgelerden ve defterlerden tespit edildiğinden bu iki şirket arasında ekonomik bir işbirliğinin bulunduğunun kabulü gerektiği, bu kabule göre de; davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşmelerin dikey ilişki kapsamında, davalı/karşı davacı yanca dava dışı...A.Ş. adına tesis edilen intifa hakkıyla birlikte değerlendirilmesi gerektiği, dikey anlaşmalara ilişkin ... kurulu kılavuzunda beş yıllık ... etmeme yükümlülüğünün süresinin hesaplanmasında, sürenin başlangıç tarihi olarak dikey ilişkiye başlangıç teşkil eden ilk anlaşmanın yapıldığı tarih esas alınacak olduğundan, sözleşmenin grup muafiyetinden yararlandığı son tarihin 18.09.2010 olduğu, bu nedenle davalı/karşı davacının sözleşmenin feshinde haklı olduğundan ana davanın reddi gerektiği, davalı/karşı davacının açtığı karşı davaya ilişkin olarak yapılan incelemede; davacı/karşı davalının 11.06.2007 tarihinden itibaren fiyat taahhüdüne uymadığı, davalı/karşı davacının 2007,2008, 2009,2010 ve 2011 yıllarına ilişkin toplam kar kaybının 44.625,70-TL olduğu gerekçesiyle; ana davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 44.625,70-TL'nin davacı/karşı davalıdan alınıp, davalı/karşı davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı/karşı davalı vekilince temyiz edilmiştir.Asıl dava yönünden, davacı ile dava dışı...A.Ş. arasında imzalanan 01.01.2009 tarihli sözleşmenin sona erme başlıklı 14.maddesinin Fesih başlıklı 4.bendinde sözleşmenin dava dışı...A.Ş.nin başka bir ... dağıtım şirketine ortak olması durumunda sözleşmenin feshi halinde, fesih tarihinden sonraki 6 aylık periyot sonunda sözleşme kapsamındaki bayilere (somut olayda davacı) ikmali kesmeyi taahhüt eder hükmü yer almaktadır. Dava dışı .. (....AŞ.)'in davacı ... AŞ.'ne gönderdiği 04.08.2010 tarihli fesih ihbarnamesinde, fesih ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 9 ay sonra hukuki sonuç doğurmak kaydıyla sözleşmenin feshedildiği bildirilmiştir. Söz konusu ihtarnamenin keşide tarihi 04/08/2010 olup, tebliğ tarihine ilişkin ihtarnamenin tebliğ şerhli sureti dosyada mevcut değildir. Hal böyleyken, mahkemece sözleşmedeki bu hükümler değerlendirilerek, davalının feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığının değerlendirilmesi, ayrıca karşı davada ise; karşı davacının ihtirazi kayıt bildirmeden alım yapması sonucunda, fiyat farkından kaynaklanan alacak isteminin de doğru olmayacağı dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.