Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8606 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 4006 - Esas Yıl 2007





Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili dava dışı borçlulara ait taşınmazların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin davalı bankaya ait takip dosyaları ile müvekkiline ait dosya arasında paylaştırdığını; paylaştırmada müvekkilinin alacağına satışa kadar işleyen faizin dahil edilmediğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İcra Mahkemesince, davacı yanca açılan tasarrufun iptali davasında bedeli paylaşıma konu taşınmazlar üzerine, İcra ve İflas Kanunu'nun 281. maddesine uygun şekilde iki ayrı ihtiyati haciz konulduğu ve haczin de 177.891,36 YTL üzerinden konulduğu, oysa paylaştırma sırasında satışa kadar işleyen faizin de hesaplanarak alacağın bu suretle bulunması gerektiğinden bahisle davanın kabulüne ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş; hüküm davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. İptali istenen sıra cetvelinde davacıya garameten pay ayrılmıştır. Şikayet, satışa kadar işleyen faiz alacağının da garame hesabında dikkate alınmamasının doğru olmadığına ilişkindir. Sıra cetveli, bedeli paylaşıma konu mal üzerine ilk haczi koyan alacaklı ile buna iştirak edecek alacaklılar dikkate alınarak düzenlenir. Bu şekilde oluşturulacak hacze iştirak derecelerinden para artarsa, aynı usulle daha alt sıralardaki hacze iştirak dereceleri belirlenerek dağıtım ona göre yapılır. Hacze iştirak kurumu İcra ve İflas Kanunu'nun 100 ve 101; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 21/1.; ihtiyati haczin hacze iştiraki ise yine İcra ve İflas Kanunu'nun 268. maddesinde düzenlenmiştir. Davacı yanca dava dışı borçlular B... Otomotiv Ltd. Şti. ve diğerleri hakkında icra takibi yapılmış, takibin devamı sırasında bedeli paylaşıma konu taşınmazların iptale tabi tasarruflarla yine dava dışı Zeki ve Mustafa'ya devredildiği iddiasıyla adı geçenler hakkında Biga Asliye Hukuk Mahkemesi'nde tasarrufun iptali davası açılmıştır. Bu dava sırasında bedeli paylaşıma konu taşınmazlar üzerine 03.05.2001 ve 01.10.2002 tarihlerinde İcra ve İflas Kanunu 281/11. maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmuştur. Davalı yanca konulan ihtiyati hacizler 24.02.2000 tarihli olup, bu hacizler 24.09.2003 tarihinde kesin (icrai) hacze dönüşmüştür. Davacının ihtiyati hacizleri ise daha sonraki tarihli olup, henüz kesin hacze de dönüşmemiştir. Bu durumda davacının garameye dahil edilmesine yasal olanak bulunmamaktadır (İİK m. 268). Öte yandan, davacı alacağının 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a tabi olduğu şeklindeki gerekçede de isabet yoktur; kaldı ki anılan yasaya göre ihtiyati hacizlerin ilk hacze iştirakine de imkan tanınmamıştır. Ne var ki, davacı banka aleyhine açılmış bir dava da bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkemece davanın reddine karar verilmek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenle (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 04.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.