Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 853 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3719 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : TARİHİ : 11/12/2014NUMARASI : 2011/526-2014/633Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.-KARAR-Dava, davalı tarafından takibe konulan bononun, davacının murisinin fiil ehliyeti olmadığı zamanda, zorla ve algı yeteneğinin bulunmamasından istifade ederek alındığından geçersiz olduğu iddiasına dayalı senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Davalı vekili, dava konusu senedin davacının murisi tarafından, davalıdan aldığı borç paralar karşılığı olarak bilerek ve isteyerek düzenlendiğini, senedin düzenlendiği tarihte davacının murisinin akli dengesinin de yerinde olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.Mahkemece, toplanan deliller ve Adli Tıp Kurumu raporuna göre; davacının müteveffa babasının mevcut hastalıklarının 22.03.2011 işlem tarihinde fiil ehliyetini etkilemeyeceği, senet tanzim tarihinde fiil ehliyetinin bulunduğu gerekçeleriyle davanın ve davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Davacı, murisinin borcundan dolayı menfi tespit isteminde bulunmuştur. Murisin davacı dışında mirasçıları bulunmakta olup, ölüm tarihi itibariyle terekesi iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabidir. İştirak halinde mülkiyette davanın mirasçıların tümü tarafından açılması gerekir.Bu durumda, mahkemece davacı dışındaki diğer mirasçıların da davaya muvafakatlerinin sağlanması ya da terekeye temsilci tayin ettirilerek, temsilci vasıtasıyla yargılama yapılması hususunda davacılara süre verilerek dava şartının tamamlanması gerekirken bu yönün gözetilmemesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.