Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8348 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20060 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında yapılan 29.08.2012 tarihli sözleşmeden doğan edimlerin karşılıklı olarak 30.11.2013 tarihine kadar yerine getirildiğini,bu tarihten sonra davalının sözleşme hükümlerinin gereğini yerine getirmekten kaçındığını,müvekkilinin sözleşmenin uygulanmamasından dolayı zarara uğradığını iddia ederek, müvekkilinin uğradığı müspet ve menfi zararın tazminini, sözleşmede kararlaştırılan günlük 500 TL cezai şartın 30.11.2013 tarihinden itibaren yasal faziyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı asil, dava dışı...adına kesim yaptığını, şirketin sözleşme koşullarını değiştirerek, kesimden arta kalan atıkları da kendisinin değerlendirmeye başladığını ve bu hususta 27.11.2013 tarihli ek sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin imzalanması ile davacı ile yaptığı sözleşmenin kendisi açısından konusuz kaldığını, sözleşmeden doğan edimi kusuru olmaksızın ifa edemediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, iddia,savunma,toplanan deliller, yapılan yargılama doğrultusunda, sözleşmeden doğan edimin yerine getirilmesinde davalı açısından kusursuz imkansızlık halinin söz konusu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.Davacı yan 29.08.2012 tarihli sözleşme uyarınca davalının tavuk atıklarını kendisine vermeyi taahhüt ettiğini, bu taahhüdünü yerine getirmemesi sebebiyle sözleşmeden doğan alacak ve cezai şart alacaklarını istediğini talep etmiştir. Dava konusu sözleşmede davalı, kendi kesimhanesinde kesilen tavuk atıklarını davacıya vermeyi taahhüt etmiştir. Sözleşmede 3. kişinin fiilini taahhüt yoktur.Davalının bu tavuk atıklarını 3. kişinin kendisine bırakmadığını belirtmesi sözleşmenin ifa imkansızlığı halini göstermez. Somut olayda davalı tavuk atıklarını davacıya teslim etmemekte kusurludur, ayrıca dava açılmadan önce de davacı 03/12/2013 tarihinde ihtarname çekerek davalıyı temerrüde düşürmüştür. Mahkemece, karşılıklı edim yükleyen sözleşmede davalının edimini kusurlu olarak yerine getirmediği kabul edilerek, davacı alacakları yönünden tarafların delilleri toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, kusursuz ifa imkansızlığı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı yararına hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.