Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8191 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1918 - Esas Yıl 2015





Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankada bulunan mevduat hesabından müvekkilinin imzası taklit edilerek para çekildiğini, alacağın tahsili için yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı banka vekili, davacının hesap akışından haberdar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, 30.01.2012 tarih, 2011/23 Esas-2012/12 sayılı karar ile, davanın reddine karar verilmiş, hükmün temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 02.05.2013 tarih, 2012/9898 Esas- 2013/7897 Karar sayılı ilamı hüküm bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının hesap hareketlerinden haberdar olduğu hususunun sabit olmadığı, davacının kusurlu olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle dekontlardaki miktarlar dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, 25.190 TL asıl alacak olmak üzere 28.710,39 TL toplam alacak üzerinden takibin devamına, davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.2-Dava konusu alacak likit (bilinebilir- belirlenebilir) olduğundan İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca hüküm altına alınan miktar üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.3-Kabule göre de, mahkemece kabul edilen asıl alacak ve faiz toplamı üzerinden karar ve ilam harcının hesaplanması gerekirken kabul edilen asıl alacak miktarı üzerinden karar ve ilam harcının hesaplanması da yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2-3 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.