Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılardan Ali gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan davalı Ali 'nın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, davalı Erdal 'ın müvekkili bankadan kredi kullandığını, diğer davalının sözleşmeyi müteselsil kefil sfatıyla imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek takibe geçildiğini, davalıların borca ve faize itiraz ettiğini, itirazın haksız ve kötüniyetli olduğunu ileri sürerek davalıların itirazının iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevabında, bankada hesapta para bulunmasına rağmen borca mahsup edilmeyerek borca faiz yürütülmesinin haksız olduğunu, bankanın işlemlerinin usule uygun bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacı bankanın davalılardan 1.666.000.000.TL asıl, 1.948.835.060.TL faiz alacağı bulunduğu, davalıların takibe itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davalıların itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kredi sözleşmesine dayanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Takipten sonra ödeme iddiası bulunmadığına göre banka alacağının takip tarihi itibariyle saptanarak itirazın haklı olup olmadığı tespit edilmelidir. Müteselsil kefil, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumludur. Mahkemece asıl borçlu ve kefil yönünden yukarıdakı açıklamalar ışığında bilirkişi incelemesi yaptırılarak bir hüküm kurulmalıdır. Bu yönleri gözetmeyen bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 500.00 .YTL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak, davalılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.9 .2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.