MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 02/04/2013NUMARASI : 2013/135-2013/151 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan olan alacağının tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, davalı borçlunun adresinin Ataşehir/İstanbul olduğu gerekçesiyle davacının, davalı borçlunun yetki itirazının kaldırılması talebinin reddine, yetki itirazının iptali talebi reddedildiğinden davacının öteki talepleri hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına tensiben karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.Dava, cari hesap listesindeki faturalardan kalan bakiye alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Davanın ilk olarak açıldığı Küçükçekmece 2.Sulh Hukuk Mahkemesi, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle tensiben görevsizlik kararı vermiş, dosya kendisine gelen Küçükçekmece 2.Asliye Hukuk Mahkemesi de tensiple birlikte iş bu temyize konu kararı vermiştir.Somut olayda, davalı borçlu, icra müdürlüğüne verdiği itiraz dilekçesinde, borcun esasıyla birlikte icra dairesinin de yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemece, icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz değerlendirilerek tensiben yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.İcra takibinde, borçlunun icra dairesinin yetkisi ile birlikte borcun esasına da itiraz etmesi halinde, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz, bir ön sorun olarak incelenmeli ve bu bağlamda davacı yanın bu konuda açıklama ve ispat hakkı bulunduğu gözetilmelidir. Bu durum HMK.nun 27.maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkının bir gereğidir. Mahkemece, açıklanan bu hususlar gözetilmeden tensiple birlikte yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Öte yandan icra dairesinin yetkili olmadığı sonucuna varıldığı takdirde, dava şartı yokluğundan dolayı davanın reddine karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması kabule göre de isabetsizdir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.