Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7796 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 2303 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Mahkemece davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen 17.04.2012 tarihli ilk hüküm davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 22.11.2012 tarihli kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan 2012/10107 E., 2012/17561 K. sayılı bozma ilamında " (1) 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28/a maddesi uyarınca karar ve ilam harcının 1/4'ü peşin olarak alınır. Ayrıca, dava açılırken başvuru harcının da alınması gerekmektedir. Aynı Kanun'un 32. maddesi gereğince harç alınmadıkça müteakip işlemler yapılamaz. Davacı .... harçtan muaf olmadığından davanın başında alınması gereken harçların yatırılması için kendisine süre verilmesi ve sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, harç yatırılmadan yargılamaya devam edilip sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırıdır. (2) Harç ile ilgili işlemler tamamlandıktan sonra, işin esasına girildiğinde davalının müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı sözleşmeler çerçevesinde sorumlu tutulabileceği, imzası bulunmayan sözleşmelerden dolayı sorumluluğuna gidilemeyeceği gözetilerek, mahkemece, banka kayıtları üzerinde konusunda uzman bir bilirkişi ya da bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılıp davalının sorumlu olup olmadığı yönünde ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak tüm deliller birlikte değerlendirilmek sureti ile varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. " denilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalının 2 adet genel kredi sözleşmesine kefil olup, her iki sözleşmede toplam limitin 136.000- TL olarak belirlendiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davalının takibe itirazının 58.955,09.-TL asıl alacak, 6.580.-TL 14 adet çek yaprağı için depo edilmesi gereken bedel olmak üzere toplam 65.535,09.-TL üzerinden iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin ve icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalının imzasını taşıyan genel kredi sözleşmelerindeki kefalet sorumluluğu içinde 3167 sayılı Yasaya göre bankanın sorumlu olduğu çek yaprağı tazminat tutarının kefilden deposunun istenebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Öte yandan davacı banka henüz ödemediği sorumluluk tutarının ancak deposunu isteyebilir. Ne var ki, icra takibinde davacı bankanın tahsil talebinde bulunduğu görülmüş ve mahkemece de tahsil yönünde karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan davalı kefilin sorumluluğu gözetildiğinde davacı bankanın çek yaprağı zorunlu karşılıklarının tahsiline yönelik isteminin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) no'lu bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.