Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6508 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16608 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacılar vekili, davalı tarafından müvekkili ... aleyhine daha önce başlatılan icra takipleri nedeniyle 18.08.2011 tarihli protokol yapıldığını ve söz konusu protokole göre tüm ödemelerin yapıldığını, fazladan ödeme yapılmasına rağmen davacı tarafından iki adet 27.09.2011 keşide tarihli ve 4.000,00 TL bedelli bonolara istinaden müvekkilleri aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibe konu bonolarda malen kaydının bulunduğunu, ancak davalıdan bonoların keşide tarihinden sonra alınan bir mal olmadığını ileri sürerek, müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu iki adet bononun protokolde yer almadığını ve 18.08.2011 tarihli protokolden sonra doğan bir hukuki ilişki sebebiyle alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda, davalı ticari defter kayıtlarında 27.09.2011 tarihi itibariyle davacıya ait tüm hesapların sıfırlandığı ve davacıdan alacaklı olmadığı, ayrıca protokole konu borcun tamamen ödenmiş olduğu ve 10.384,21 TL fazla ödeme bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar, davalı tarafından icra takibine konulan senetler nedeniyle menfi tespit isteminde bulunmuşlardır. Davacı davaya konu senetlerin 18.08.2011 tarihli protokol kapsamında olduğunu ve bu senetler nedeniyle davalı tarafından kendilerine mal teslim edilmediğini bildirmişlerdir. Davalı ise, senetlerin protokole dahil olmadığını beyan ederek, davanın reddini savunmuştur. Senetlerde ''malen'' kaydı bulunmaktadır. Dolayısıyla davacıların senet karşılığında mal teslim almadıklarını, yani peşin satış karinesinin aksini yazılı belge ile kanıtlamaları gerekmektedir. Mahkemece, ispat yükünün davacılarda olduğu kabul edilerek, inceleme ve değerlendirme yapıldıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, keşide tarihi itibariyle taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinde davalı defterlerinde alacak kaydının olmadığı kabul edilerek, davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.