MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 09.11.2009 tarihli Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 01.12.2010 tarihinde davalı tarafça gönderilen faksla fesih edilip, karşılıklı mutabakatla sözleşmenin sonlandırılmadığını, davalının gönderilen ihtarla 65 adet faturadan kaynaklanan 189.073,55 TL alacağın ödenmesini talep ettiğini, bilahare başlatılan takibe itiraz edildiğini, itiraz üzerine .....Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/370 E. sayılı dosyasında dava açıldığını belirterek, sözleşmeden kaynaklanan bedelsiz ürün sevk edilmemesi, peşin ödemelerde iskonto uygulanmaması ve indirim dönemlerinde indirim oranı kadar iskonto uygulanmaması sebebi ile fazladan tahsil edilen şimdilik 10.000,00 TL alacağın en yüksek ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmenin 13.4 ve 5.8 maddesine göre fesih edildiğini, davacının borçlarını ödemediğini, sözleşmenin 6. maddesi uyarınca vermesi gereken teminatı vermediğini, bu amaçla ihtarname gönderilip, ödenmeyen fatura bedelleri için icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine itirazın iptali davası açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen 09.11.2009 tarihli Bayilik Sözleşmesi’nin 5.maddesinin başlığının "Bayi Alımlarının Ödeme Şekli, Zamanı, Yeri" olduğu, aynı düzenlemenin 5.2 maddesine göre ürün bedelinin nakit olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığı, 5.8 maddesine göre borcun ödenmemesi, gecikmesi ve aksaması halinin tek taraflı fesih sebebi olarak sayıldığı, kesinleşen .....Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/370 E., 2012/209 K.sayılı dosya kapsamına göre davacı alıcının aldığı ürünlerin bedelini peşin olarak ödemediği, ödemede temerrüde düşmesi sebebi ile icra takibi yapıldığı, takibe itirazın iptaline karar verildiği, bu nedenle davalı satıcının feshinin haklı olduğu, sözleşmenin davalı satıcı tarafından 5.2 ve 5.8 maddelerine göre dava tarihinden önce feshedildiği, bu durumda davacının sözleşmeye dayalı ürün verilmemesinden kaynaklanan alacak ile iskontodan kaynaklanan alacağı isteyemeyeceği, diğer yandan, davacının ..... Asliye Ticaret Mahkemesin'deki dava dosyasına sunduğu cevap dilekçesinde alınan ürünlerin %10’u kadar dekor desteği için ürünün bedelsiz olarak verilmesi gerekirken verilmediği, ikinci sezonda alınan ürünün %5’i kadarının bedelsiz sevk edileceği halde sevkinin yapılmadığını gerekçe gösterip, bu konuda savunmada bulunduğu, bu yöndeki savunmaya itibar edilmediği, bu hususun eldeki dava açısından güçlü delil teşkil ettiği, sözleşmenin 5.10 ve 5.11 maddelerine göre iskonto uygulanabilmesi için ödemelerin peşin yapılması gerektiği, davacı tarafın ödemelerini peşin yapmadığı ve ödemede temerrüde düştüğünün kesinleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/370 E., 2012/209 K. sayılı dava dosyası kapsamı ile sabit olduğu gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar mahkemece ..... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/370 esas ve 2012/209 karar sayılı dava dosyasından verilen karar ve yargılama dayanak alınmak suretiyle, herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmadan davanın reddine karar verilmiş ise de, dayanak alınan dava, davacı hakkında faturaya dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davası olup, dava dosyasının ve gerekçeli kararının irdelenmesinde, davacının eldeki davada ileri sürdüğü iddiaların tartışılmadığı, yine yapılan yargılamada bu iddialar ile ilgili kesin ve net bir takım tespitlerin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Eldeki davada davacı, sözleşme kapsamında kendisine bedelsiz ürün verilmediği, iskonto uygulanmadığı iddiası ile davasını açmıştır. Bu hale göre, mahkemece tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda ticari kayıtlarını inceleyen konusunda uzman bilirkişiden veya bilirkişi kurulundan gerekçeli, ayrıntılı ve Yargıtay denetimine uygun rapor alınıp, deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.