Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 509 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 16832 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, davalı ...'ın müvekkili aleyhine bonoya dayalı takip yaptığını, bonodaki keşideci imzasının müvekkiline ait olmayıp davalı ... tarafından, onun davalı ...'ya olan borcu nedeniyle sahte olarak oluşturulduğunu ileri sürerek, müvekkilinin bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini, ödenen bedelin istirdatını, 10.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminat ve kötüniyet tazminatının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı ... ve ... vekili, davacının icra takibinde borcu kabul beyanı olduğunu ve imzanın da davacıya ait bulunduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir.Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.Mahkemece verilen, davacının bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti, 5.000 TL manevi tazminatın ve kötüniyet tazminatının davalılardan tahsili, fazla istemlerin reddi kararı, Dairemiz 01.04.2013 tarih ; 2012/9333 E. - 2013/5568 K. sayılı ilamı ile “Kötü niyetli takip tazminatının icra takibini yapan hamil aleyhine h??kmedileceği, somut olayda icra takibinin davalı ... tarafından yapıldığı, sadece davalı ... aleyhine tazminata hükmedilmek gerektiği, ayrıca davacının ne şekilde manevi zarara uğradığının açıklanıp gerekçelerinin gösterilmediği, temyiz eden davalılar ... ve ... aleyhine manevi tazminata hükmedilmesinin de doğru olmadığı ” gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, takip dayanağı bonodaki keşideci imzasının davacıya ait olmadığı, davalı ...'ın bu bonoya dayalı olarak takip yaptığı, takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu, davacının şahsiyetine ait imzanın taklit edilerek aleyhine borç doğurucu işlem ve takip yapılması ile davacının manevi yönden zarara uğradığı, davacı vekilinin yargılama aşamasında istirdata yönelik taleplerinden feragat ettiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davacının takip konusu bono yönünden borçlu olmadığının tespitine, feragat nedeniyle istirdat davası yönünden talebin reddine, kötüniyet tazminatının davalı ...'dan tahsiline, 5.000.00 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine ve özellikle keşidecinin imzasının davacıya ait olmadığının anlaşılmış olmasına göre, davalılar ... ve ...'ın esasa yönelik diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile 10.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın tahsili talebine ilişkindir.Yerel mahkemece verilen ve Dairemizce bozulan ilk kararda maddi tazminat ile ilgili talep reddedildiği halde, bozmaya uyularak verilen kararda bu konuda yeniden hüküm kurulmamış olması doğru görülmemiştir.Manevi tazminat gerekçesi olarak oluşturulan, imzanın sahte olması manevi şahsiyette ihlal oluşturur gerekçesi yasal bir gerekçe olmayıp manevi tazminat isteminin reddi gerekirken, bu konuda talebin kısmen kabulü de isabetsizdir.Davanın kabul edilen kısmı için talebin yabancı paraya ilişkin olduğu ve dava tarihindeki kur üzerinden karar ve ilam harcının alınması ve karar yerinde bunun gösterilmesi gerekirken, denetime elverişli olmayacak şekilde karar verilmesi hatalıdır.Diğer yönden, taraflar yararına hükmedilecek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davada kabul ve reddedilen unsurlar dikkate alınarak hüküm oluşturulması gerekirken bu yönde de hatalı karar verilmiş olması isabetsizdir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ...'ın diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.