Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4962 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 13398 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, taraflar arasında ki ticari ilişki çerçevesinde müvekkilinin davalıdan satın alınacak mallara karşılık olarak teminat bonosu verdiğini, müvekkilinin davalıya borcunun bulunmamasına karşın bedelsiz kalan teminat bonosunun müvekkiline iade edilmediğini, bononun tanzim ve vade tarihleri sonradan doldurularak müvekkili aleyhine icra takibine konulduğunu ileri sürerek icra takibine konu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespitine ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin davacıya mal sattığını, cari hesap borcunun karşılığında dava konusu bononun verildiğini belirterek davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, dava konusu bononun davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, davacının davalıya cari hesaptan kaynaklı borcunun bulunmadığı, bilakis davalıya fazla ödemesinin belirlendiği, dolayısıyla dava konusu bononun bedelsiz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dava konusu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespitine, koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.Dava, bonodan dolayı menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı bononun ticari ilişkinin teminatı olarak verildiğini, davalıya borcun bulunmadığını teminat bonosunun bedelsiz kaldığını iddia etmiş, davalı bononun taraflar arasındaki alış verişten kaynaklı cari hesap borcuna karşılık alındığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Somut olayda ispat yükü davacıda olup bononun teminat bonosu olup bedelsiz kaldığını aynı kuvvette yazılı delillerle ispatla yükümlüdür. Dava konusu bononun davalının ticari defterlerde kayıtlı olup olmamasının sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. Mahkemece anılan bu husus gözetilmeden ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.