Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4731 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17510 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mah.sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince t emyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı ... arasında düzenlenen 19.11.2008 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesini diğer davalının kefil olarak imzaladığını, anılan sözleşme uyarınca kullandırılan kredinin ödenmemesi üzerine davalılara borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, ancak ödeme yapılmayınca davalılar aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalıların haksız itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, kat ihtarının müvekkillerine tebliğ edilmediğini, alacağın rehinle temin edilmiş olup, öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.Mahkemece, kredi borcunun muaccel hale gelebilmesi için hesabın kat edilerek kat ihtarnamesinin borçluya tebliğ edilmesi gerektiği, davalılara kat ihtarnamesinin tebliğ edilmediği, borcun muaccel hale gelmediği, muaccel hale gelmeyen borcun da talep edilemeyeceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi uyarınca kullandırılan kredinin ayrıca ödeme planına bağlandığı, dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Genel Kredi Sözleşmesinin 56.maddesinde ise “Müşteri ve müteselsil kefiller geri ödeme planı kararlaştırılmış olan kredilerde, geri ödeme planında yer alan tutarlar, yine bu planda gösterilen vadelerde ödemeyi, taksitlerden herhangi birinin vadesinde eksik ödenmesi veya hiç ödenmemesi halinde, ayrıca herhangi bir ihbar ya da ihtara gerek olmaksızın bakiye alacağın tamamının muaccel olacağını ve bu tutarı derhal ödeyeceklerini, ödemedikleri takdirde söz konusu tutara, işbu sözleşmenin 45.maddesi koşullarında temerrüt faizi işletileceğini ve bankanın kendilerinin vadesi gelmiş olsun olmasın diğer kredilerinin de tamamını veya bir kısmını kapayarak yasal takibe geçmeye yetkili olduğu kabul ve beyan ederler”şeklinde düzenleme mevcuttur. Bu durumda mahkemece gerek ödeme planı, gerekse anılan sözleşme hükmü gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.04 .2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.