MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında müvekkiline ait traktörün peşinat olarak verilmesi ve karşılığında sıfır km yeni bir traktör alımı konusunda sözlü anlaşma yapıldığını, ancak aradaki farkı ödemekte zorlanacağını görerek sıfır km traktör yerine ikinci el traktör aldıklarını, bu arada takasta kullanılan müvekkilinin traktörünün devrinin davalının gösterdiği 3. kişiye yapıldığını, davalının vereceği traktörün ise henüz devri yapılmadan davalının zarara uğradığından bahisle müvekkilinden bono istediğini ve müvekkilinin de satın aldığı traktörün devrini alamayacağı korkusu ile davalıya bono verdiğini, oysa davalının herhangi bir zararı bulunmadığını, ikrah altında verilen bono nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında karşılıklı olarak traktör alım satımının gerçekleştiğini ve davalının 29.03.2013 tarihli tutanak kapsamında bonoyu müvekkilinin uğradığı zarara karşılık verdiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; taraflar arasında davacıya satışı kararlaştırılan sıfır km traktör için davalının herhangi bir fatura düzenlemediği, bu nedenle zararının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davacının, davalıya bono ile borçlu olmadığının tespitine, senedin iptal isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasında, karşılıklı devir suretiyle traktör satışı konusunda sözlü olarak anlaşıldığında uyuşmazlık bulunmamakta olup, karşılıklı olarak traktörlerin devir ve tescili yapıldığında da anlaşmazlık yoktur. Bono verilmesine dayanak teşkil eden 29.03.2013 tarihli protokolün davacı yanca düzenlendiği ve bononun davalının zararına karşılık verildiği protokol metninden anlaşılmaktadır. Davacı taraf bu protokolün ve bononun ikrah altında düzenlendiğini ileri sürmüş ise de bu husus dosyaya sunulan belgeler dikkate alındığında kanıtlanamamıştır. Bir başka deyişle davalı alacaklı somut olayda alacağını ispat yükümlülüğü altında değildir. Hal böyle olunca mahkemece kanıtlanamayan davanın reddi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.