Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4421 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 6565 - Esas Yıl 2009





Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacılar vekili, müvekkillerinden Y.. S..'ın davalı L.. P..'a kız kardeşi ile evlenebilmek için başlık parası olarak 13.000.000.000.TL bedelli senedi borçlu olarak imzalayıp verdiğini, diğer müvekkilinin senette kefil sıfatıyla imzasının bulunduğunu, senedin veriliş amacının genel ahlak ve adap kurallarına aykırı olduğunu, davalının senede dayalı olarak müvekkilleri aleyhine icra takibi yaptığını ileri sürerek müvekkillerinin senetten dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıların resmi makamlar huzurunda verdikleri ifadeler ve icra dosyasına sundukları mal beyanı dilekçelerinde borcu ödemeyi kabul ettiklerini beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, başlık parası veya bu amaçla hareket edenlerin borç ödeme yükümlülüğü niteliğinde olan emre yazılı senedin hukuk ve genel ahlak kurallarına aykırı olup iptalinin gerektiği, davacılardan Y..'in dava dışı resmi nikahlı eşiyle boşanma aşamasındayken davalı L..'in kız kardeşi ile gayri resmi olarak evlenebilmek için davalıya davaya konu 13.000 YTL bedelli senedi verdiği diğer davacının senette kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu, dinlenen davacı taraf tanıkları ve dosya kapsamına göre senedin davalıya, hukuka, ahlâka ve adaba aykırı amaç için verildiği, davalının senedin veriliş amacını ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne davaya konu senetten dolayı davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu bononun ihdas nedeni olarak "nakden"kaydına yer verilmiştir. Davacılar senedin ihdas nedenini talil ettiklerine göre iddialarını HUMK.nun 290.maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlamakla yükümlüdürler.Davalı taraf tanık dinlenmesine muvafakat etmediği halde tanık dinlenmesi usule aykırıdır. Kaldı ki, davacıların davaya konu bononun takibe konulduğu 2003/401sayılı icra takip dosyasında ve Samandağ İcra Ceza Mahkemesinin 2003/49 Esas ve 2003/121 karar sayılı dosyasında borcu kabul ettiklerine dair açık ikrarları bulunmaktadır.Mahkemece bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.