Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4229 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16733 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili; davadışı HSBC bankası ile davalı arasında akdolunan bankacılık işlemleri sözleşmesi kapsamında davalıya kredi kullandırıldığını, alacağın müvekkiline temlik edildiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine müvekkilince aleyhine girişilen takibe davalı borçlunun kısmi itirazı sonucu takibin kısmen durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı 500 TL dışında davacıya bir borcu bulunmadığını, bu tutarı ödeyecek bir merci bulamadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirilerek, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davacı yanca alacak iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının takibe itirazının iptaliyle takibin kaldığı yerden devamına, davacının icra inkar tazminatı isteminin ise reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair hüküm tesis edildiği halde kabule konu olan tutarın ne miktarda bulunduğu belirtilmemiştir. Bu durum HMK 297/2. maddesine aykırılık oluşturduğu gibi, hükmün infazında da tereddüt yaratmaktadır. O halde mahkemece HMK 297/2 maddesine uygun şekilde karar verilmesi gerekirken, yanılgılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz bulunduğundan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, biçimine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.