Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4098 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 15485 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili tarafından akaryakıt alım-satımı ile ilgili olarak davalı şirketten temin edilecek akaryakıt bedeline karşılık olmak üzere “malen” ibareli 18.02.2014 tanzim 13.05.2014 vade tarihli 146.003,00 TL bedelli bononun düzenlenerek davalıya verildiğini, ancak taahhüt edilen malın müvekkiline teslim edilmediğini, bononun bedelsiz kaldığını ileri sürerek, bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesin talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının iddiasını yazılı delillerle kanıtlamakla yükümlü olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller sonucunda; dava konusu bononun davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarında yer almadığı gibi davacıya mal alım satımına ilişkin kayıtlarında bulunmadığı, davalının ticari ilişkisinin dava dışı ...... ile olduğu, yargılama sırasında davalı yanca dava dışı.............'nin davalı şirkete olan cari hesap borcunun davacı tarafından üstlenildiği ve borcun ifası için dava konusu bononun verildiği belirtilmiş ise de, borcun üstlenildiğine dair herhangi bir yazılı sözleşmenin ve delilin bulunmadığı, bonodaki malen kaydına göre davacıya mal tesliminin söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne dava konusu bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.Dava, malen kaydını içeren bono sebebiyle menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı bononun mal alımı için avans olarak verildiğini ancak mal teslim edilmediğinden bononun bedelsiz kaldığını iddia etmiş, davalı, malen ibareli bononun davacının dava dışı..... ....'nin davalı şirkete olan borcu için verildiğini savunmuştur.Her ne kadar malen ibareli bonoda ihdas nedenini talil eden davalı alacaklı bu iddiasını yazılı delillerle ispatlamakla yükümlü ise de; ....... İcra Müdürlüğünün 2014/681 sayılı talimat dosyasında 11.09.2014 tarihinde yapılan hacizde davacı borçlu şirket yetkilisi ....... ve dava dışı .... yetkilisi .....“..dava dışı .......'nin davacıdan akaryakıt satın ve teslim aldığını, cari hesap borcunun olduğunu, bu borcun garanti olarak dava konusu bononun verildiğini” beyan etmişlerdir. O halde her iki taraf da dava konusu bononun dava dışı ......'nin davalıya olan borcu için düzenlendiği hususunda mutabık kalmışlardır. Bir başka anlatımla somut olayda hem davacı yan hem de davalı yan bononun ihdas sebebini talil etmişlerdir. Çift taraflı talilde ispat külfeti yer değiştirmeyeceğinden davacının iddiasını ispatlaması gerekir. Bu durumda mahkemece somut olay bakımından ispat külfetinin davacıda olduğu gözetilmeden somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.