MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mahk. Sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulune, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı şirket arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin davalılar tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, ancak kullandırılan kredinin geri ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazları ile durduğunu belirterek, itirazların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davanın haksız olduğunu, müvekkili tarafından açılmış olan menfi tespit davasında müvekkilinin davacıya borçlu olmadığının tespit edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı şirket temsilcisi, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; bu dava açılmadan önce, davalı ... tarafından davacı bankaya karşı menfi tespit davası açıldığı, yargılama sırasında yapılan imza incelemesi neticesinde kredi sözleşmesi ve tediye fişlerindeki imzaların davacıya ait olmadığının tespit edildiği, davacının borçlu olmadığının tespitine dair verilen kararın kesinleştiği, bu davalı yönünden davanın reddinin gerektiği, bunun yanında, davalı şirketin takip tarihi itibariyle 32.915,59 TL asıl alacak olmak üzere toplam 37.518,97 TL borçtan sorumlu olduğunun tespit edildiği, alacağın likit olmadığı gerekçesiyle, davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, davalı şirket aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile, davalı şirketin icra takibine itirazının kısmen iptaline, şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Alacak banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup likit (bilinebilir, belirlenebilir) nitelikte olduğundan İİK.'nın 67/2. maddesi uyarınca davalı şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu yöndeki talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.