Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3932 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15384 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit ile birleşen istirdat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asil ... ve birleşen dosya davacısı ... vekili Av. ... ile davalı (temlik alan) ..., asıl ve birleşen dosya davalısı ... vekili Av. ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR-Davacı vekili asıl ve birleşen ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/405 E. sayılı dava dosyalarında, balık alım satım işi ile uğraşan müvekkilinin yine aynı işle uğraşan davalıdan üç ayrı icra takibine konu senetler karşılığında balık aldığını, senetler davalıya verildiği halde balığın teslim edilmediğini, senetlerin bedelsiz kaldığını, balık teslimi gerçekleşmediği için de senet bedellerinin ödenmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, %40 kötü niyet tazminatına;, birleşen ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/486 E. sayılı dava dosyasında bedelsiz senetlerin işleme konulmuş olması sebebiyle cebri icra tehdidi altında ödenen 29.935,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, asıl ve birleşen ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/405 E. sayılı dava dosyalarında balık komisyonculuğu ile uğraşan müvekkili ile davacı arasında ticari ilişki dışında bir arkadaşlık ilişkisinin bulunmadığını, dava konusu senetlerin bedelsiz kalmadığını, balıkların davacıya teslim edildiğini ileri sürerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre, davalının ticari defter ve bağlı kağıtlarını sunmamasının, davacı tarafın bonoları hükümden düşürecek nitelikte yazılı delil sunduğu anlamına gelmeyeceği, davacının başkaca delil sunmadığı ve davalıya yemin teklif etme hakkını da kullanmadığı, bu durumda davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen dava dosyalarının davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl ve birleşen ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin dava dosyası, davacıların borçlu olduğu icra takibine konu senetler nedeniyle davalı-lehtar ...'a borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, birleşen ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin dava dosyasına konu takip dosyasında, davacının borçlu davalı ...'ın lehtarı olduğu senetlere yönelik yapılan ödemelerin istirdadı istenmiştir. Temyiz dilekçesine ekli dava konusu senetlerde keşideci ve lehtar durumunda bulunan kişilerin imzalarını taşıyan ve ibraname niteliğinde olduğu iddia edilen fotokopi belgenin aslı ibraz ettirilerek, bu belgedeki tarihten önceki senetler yönünden ibraname niteliğinde olup olmadığı ve davaya etkisi tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı ... yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.