Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av.Fatoş Sal ile davalı vek. Av.Yonca Yücel'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:K A R A RDavacı şirketin, dava dışı F... Ltd.Şti'den olan navlun alacağının garantisi olarak, amir banka S.... G.... nezdinde muhabir davalı bankaya, davacı (lehdar) lehine, 70.000 Dolarlık akreditif açıldığı, akreditifin açıldığını davacı lehdara bildiren davalının 12.1.1999 tarihli yazısında akreditife teyit eklenmediği konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır.Uyuşmazlık, muhabir banka (davalı) tarafından, amir bankaya hitaben yazılan yazılarda yer alan akreditifi teyit ettiğine dair açıklamaların, davalının akreditife teyit verdiği dolayısı ile davacıya ödeme yapma yükümlülüğü altına girdiği şeklinde anlaşılıp anlaşılamayacağı noktasında toplanmaktadır.Mahkemece, akreditifin davacıya ihbar edildiği 12.1.1999 tarihli yazıda akreditife teyid eklenmediği bildirilmiş ise de, 9.2.1999 ve 18.2.1999 tarihinde muhabir banka ile amir banka arasında yapılan yazışmalardan akreditife teyit verildiği anlaşıldığından, davalının akreditif bedelinin ödenmesinden sorumlu olacağı gerekçesiyle itirazın kısmen iptali ile takibin 70.000 Dolar asıl alacak üzerinden devamına %40 icra inkar tazminatı 10.052.554.624.-TL'nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davalı bankanın 12.1.1999 tarihli yazısı ile akreditife teyid eklenmediğinin davacıya (lehdara) bildirilmiş olduğu, davalı banka kayıtlarında dava konusu akreditife teyid verildiğine dair bir işlemin yer almadığı, muhabir banka ile amir banka arasındaki yazışmaların kendi iç ilişkilerini yansıttığı şeklinde değerlendirilmesi gerektiği, sonuç olarak ödeme bankası olan muhabir banka tarafından akreditif lehdarı davacıya açıkca teyid verilmedikçe muhabir banka ile lehdar arasında ödeme yükümlülüğü yönünden yeni bir ilişkinin doğduğunun kabulüne olanak bulunmadığı gözetilmeden, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 97.500.000.-TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.