MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki asıl ve birleşen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili asıl dava dosyasında; müvekkilinin davalılardan ... Yağ San. Tic. Ltd.Şti.'nin aracılığı ile diğer davalı... Gıda A.Ş.'inden 250 ton ham ayçiçek yağı satın alması konusunda tarafların anlaştıklarını, müvekkilinin bedelini ödediği ilk 125 ton malın teslim edildiğini, ancak bu ilk parti malın 28.720 kg'lık kısmının ayıplı olduğunun anlaşıldığını ve durumun davalılara bildirilmesine rağmen malın değiştirilmediğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere ayıplı mal için davalıya ödenen 25.848 USD ile ayıplı malın müvekkiline ait depoda saklanmasından dolayı bu deponun kiraya verilememesi nedeniyle uğranılan zararın tespiti ile şimdilik 2.000-TL kira kaybının ve müvekkilinin 5.000-TL maddi, 5.000-TL manevi zararının davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili; müvekkili .... San. Tic.Ltd.Şti.'nin dava konusu ticari ilişkinin tarafı olmaması nedeniyle bu müvekkili ile ilgili olarak husumet yönünden davanın reddi gerektiğini, müvekkili... Gıda A.Ş. yönünden ise; davacının TTK'nun 25. maddesi uyarınca süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.Birleşen davada davacı vekili; müvekkilinin davalılar ile yaptığı anlaşmaya göre satın aldığı ayçiçek yağından kendisine ilk teslim edilen 125 ton malın 28.720 kg'nın ayıplı olmasına rağmen davalıların bu malı değiştirmediği gibi bakiye 125 ton malı da teslim etmediklerini, bu nedenle müvekkilinin ton başına 540 USD fazla para ödeyerek dava dışı firmadan ürün almak zorunda kaldığını belirterek; müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere fazladan ödediği 24.274,34-TL'nin davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Birleşen davanın davalıları vekili; birleşen davanın reddini savunmuştur.Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı tarafın satış konusu malı 31.05.2010 tarihinde teslim almasına rağmen TTK'nun 23. maddesinde belirtilen sürede ayıp ihbarında bulunmaması nedeniyle ayıplı malı kabul etmiş sayılacağı gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Birleşen davalar bağımsızlıklarını koruduklarından mahkemece asıl ve birleşen dava yönünden HMK'nun 297. maddesi hükmüne uygun biçimde ayrı ayrı hüküm tesisi gerekirken, bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi birleşen alacak davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.