Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3030 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15339 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalı ... İnş. ve Tic. AŞ ile müvekkili arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini, diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını belirterek, nakdi kredi alacağı ile 26 adet çek yaprağı bedeli ve meri teminat mektuplarının depo edilmesi için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, dava ve takip konusu genel kredi sözleşmesindeki imzaların müvekkillerine ait olmadığı gibi genel kredi sözleşmesinde yer alan imzaların müvekkili şirketi temsile yetkili kişilerin eli mahsulü de olmadığını, imzaların müvekkillerine ait olduğu tespit edilse dahi müvekkillerinin davacı bankaya herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddi ile %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, sözleşmedeki imzanın ...'ın eli mahsulü olduğu, davalı ile kefillerin kefalet limiti dahilinde, sözleşme nedeniyle icra takip dosyasında takibe konulan miktardan, 1.368,52 TL asıl alacak, 104,98 TL işlemiş faiz, 5,25 TL BSMV, 537,36 TL noter masrafı olmak üzere toplam 2.016,11 TL alacaktan sorumlu oldukları, yine gayrinakdi krediden dolayı bankanın riski devam ettiğinden şirketin elinde bulunan 26 adet çek bedeli 14.170,00 TL ile 7 adet teminat mektubu bedeli 534.100,00 TL' olmak üzere toplam 548.270,00 TL'yi bankada açılacak vadesiz bir hesapta depo etmekte davalı ve kefillerin sorumlulukları bulunduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne ve davacı lehine nakdi alacak miktarı üzerinden %40 icra inkar tazminatına, takip tarihinden borçlu şirket ile davalı kefiller için asıl alacağa % 94,5 temerrüt faizi ve % 5 BSMV uygulanmasına, ayrıca bu tarihe kadar hesaplanmış faiz ve ferileri (647,59 TL) borca ilave edilerek, takipten sonra 13.03.2012 tarihinde tazmin edilen teminat mektubu bedeline tazmin tarihinden itibaren % 94,5 temerrüt faizi ve % 5 BSMV uygulanmak, ayrıca Ankara 27. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1112 sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte elde edilen tahsilatın mevcut borçtan mahsup edilmek suretiyle tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı banka vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava teminat mektubuna ilişkin komisyon alacağı, teminat mektuplarının bedellerinin ve bankaca verilen 26 adet çek yaprağına ilişkin bankanın ödemekle yükümlü olduğu miktarın depo edilmesi talebine vaki itirazın İİK'nın 67. maddesi hükmü uyarınca iptali istemine ilişkindir. Takibe konu depo edilmesi istenen 26 adet çek yönünden takip tarihi itibariyle davacı bankanın yasa gereği ödemek zorunda olduğu miktar esas alınarak mahkemece bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde araştırma yapılmaksızın yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi, Diğer taraftan Mahkemece, her ne kadar takip tarihinden sonra 13.02.2012 tarihinde tazmin edilen teminat mektubu bedelinin tazmin tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsili şeklinde hüküm kurulmuş ise de tazmin edilen teminat mektubu bedelinin açıkça hüküm fıkrasına yazılmaması da HMK'nın 297/2. maddesi hükmüe aykırı olacak şekilde infazda tereddüt yaratacağından hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer itirazlarının reddine, (2) no'lu bentte belirtilen nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.