TARİHİ : 27/03/2014NUMARASI : 2013/86-2014/158Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca faturalara dayalı olarak icra takibine girişildiğini, müvekkilinin faturaların bedeline karşılık olmak üzere dava dışı ... tarafından müvekkili adına keşide edilen çekleri cirolayarak davalının çalışanı dava dışı ...’ye teslim ettiğini, çek bedellerinin ödendiğini, buna rağmen bedelsiz kalan faturaların icra takibine konu yapıldığını ileri sürerek, icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında icra dosyası borcunun ödendiğini, bu paranın davalıdan istirdatını istemiştir. Davalı vekili, dava dışı ...’nin müvekkili şirketin eski çalışanı olup, 2009 yılına kadar pazarlama elemanı olarak görev yaptığını, daha sonra işten ayrıldığını, müvekkili adına para tahsilat etme yetkisinin bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, toplanan deliller doğrultusunda, dava dışı ...’nin Nisan 2009 tarihine kadar davalı şirkette çalıştığı, adı geçen çalışanın davalı şirket adına çek teslim alma ve tahsilat yapma yetkisinin bulunduğunun ispat edilemediği, basiretli bir tacir gibi davranmayan davacı yanca yapıldığı ileri sürülen ödemenin kötü ödeme niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, faturalara dayalı olarak başlatılan icra takibinden dolayı menfi tespit istemine ilişkindir.Davacı, dava konusu borcuna karşılık olarak davalının çalışanı dava dışı ...'ye ödemelerde bulunduğunu iddia etmiş, davalı yan ise, çalışanı dava dışı ...'nin davalı adına para tahsil etme yetkisinin bulunmadığını, taraflarına yapılan bir ödemenin bulunmadığını savunmuştur. Yerel mahkemece, dava dışı ...nin davalı adına çek teslim alma ve tahsilat yetkisinin bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.Uyuşmazlık, davalı şirketin çalışanı ...'nin davalı adına tahsilat yetkisinin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davalı şirket tarafından çalışanı dava dışı ...'nin iş akdi feshedilmiş ve aynı zamanda savcılığa suç duyurusunda bulunulmuştur. Bu bağlamda davalının iş akdinin feshini içeren yazısından ve gerekse savcılığa verdiği şikayet dilekçesinden; dava dışı ...'nin satış temsilcisi ve pazarlama müdürü olarak çalıştığını, davalı adına mal satımında ve para tahsilatında bulunduğunu, bu paraları kendi zimmetine ya da kendine ait şirket hesaplarına geçirdiğini belirtmiştir. Bu durumda dava dışı ...nin davalı adına tahsilat yetkisinin bulunduğunun kabulü gerekir. Mahkemece bu husus gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.