Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2045 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17097 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 30. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 10/06/2013NUMARASI : 2013/153-2013/184Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Dava, finansal kiralama sözleşmesinin feshedilmiş olması nedeniyle kiralama konusu malların iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, uyuşmazlığın kira hukukundan kaynaklandığı, HMK'nun 4/a maddesi uyarınca bu tür ihtilaflarda sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir. Finansal kiralama sözleşmesi, 6361 sayılı Kanun’un 3/ç maddesine göre, “Bir finansal kiralama sözleşmesine dayalı olmak koşuluyla, bu Kanun veya ilgili mevzuatı uyarınca yetkilendirilen kiralayan tarafından finansman sağlamaya yönelik olarak bir malın mülkiyetinin kira süresi sonunda kiracıya devredilmesi; kiracıya kira süresi sonunda malın rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması; kiralama süresinin malın ekonomik ömrünün yüzde sekseninden daha büyük bir bölümünü kapsaması veya finansal kiralama sözleşmesine göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının malın rayiç bedelinin yüzde doksanından daha büyük bir değeri oluşturması hâllerinden herhangi birini sağlayan kiralama işlemi” şeklinde tanımlanmıştır. Finansal Kiralama sözleşmesi, özel bir kanunla düzenlenmiş olup, söz konusu tanımdan da anlaşılacağı üzere borçlar hukukundaki kira sözleşmesinden önemli ölçüde farklılık göstermektedir. Nitekim Kanun’un 34’üncü maddesinde, “6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısım Birinci Bölüm Dördüncü Ayırımında yer alan “Kısmi Ödemeli Satışlar”a ilişkin hükümleri ile İkinci Kısım Dördüncü Bölüm İkinci Ayırımında yer alan “Konut ve Çatılı İşyeri Kiraları”na ilişkin hükümleri uygulanmaz.” hükmüne yer verilmiştir. Öğreti de finansal kiralama sözleşmesinin hukuki niteliği hem mukayeseli hukukta hem de Türk Hukukunda tartışmalı olup, bu sözleşme tipik bir kira sözleşmesi olarak nitelendirilmemektedir. Bu nedenle sadece kanun koyucu tarafından tercih edilen terminolojiden esinlenerek finansal kiralama sözleşmesinin HMK’nun 4/a maddesi kapsamında bir kira akdi olduğunun kabulüne olanak bulunmamaktadır.Somut olayda taraflar tacir olup, söz konusu iş tarafların ticari işletmesi ile ilgili olduğundan TTK’nun 4’üncü maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca uyuşmazlık ticari dava niteliği taşımaktadır. Bu durumda TTK’nun 5’inci maddesinin 1’inci fıkrası uyarınca, asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilmeden yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 28.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.