MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki asıl dava malın iadesi ve birleşen itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davacı vekilince duruşmalı, asıl ve birleşen davada davalılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı-bir.dava davacısı vek.Av.... ile davalılar-bir.dava davalısı vek. Av. ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; asıl ve birleşen dosyada taraflar arasındaki finansal kiralama sözleşmesinin 26/07/2007 tarihli olup ayrıca 03/08/2007 tarihli finansal kiralama tadil sözleşmelerinin yapıldığı, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinde dava konusu taşınmazların davacı ... şirketine tapuda 06/08/2007 tarihinde devredildiği, davalı....i'nin 2007 yılındaki kredi borçlarının bulunduğu ilgili ... Şubesindeki bildirilen hesaplarına ipotekli taşınmazların üzerlerindeki ipoteklerin fek edilmesi için İş Bankası ilgili şubesinin davacı ..' ye gönderdiği, 01/08/2007 ve ... nolu yazı gereğince davacı ... şirketi tarafından 07/08/2007 tarihinde davalı şirket hesabına 350.000,00 TL EFT ile gönderildiğinden davacı ile taşınmaz malikleri arasındaki taşınmazların satışına ilişkin bedelin taşınmazların maliki olmayan davalı şirket hesabına ödenmesi karşısında satışın ne şekilde gerçek anlamda yapıldığı hususu davacı tarafça ispatlanamadığından, bu nedenle taşınmazların davalı şirkete teslimine ilişkin 06/08/2007 tarihli belgenin bu taşınmazlarda....deki 13-14-15 nolu bağımsız bölümlerin 26/04/2004 tarihinden beri ... Noterinin kullanımında olduğu hususundaki Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 23/07/2008 tarihli cevabi yazısı ile çeliştiğinden...'deki bir taşınmaz,...'deki 4 taşınmaz yönünden finansal kiralama sözleşmesine konu tüm taşınmazların gerçek anlamda davacı ... şirketince kira borçlusu davalı şirkete teslimi hususundaki çelişkiyi kaldırır teslim olgusu asıl ve birleşen dosya davacısı tarafından ispatlanamadığından, teslim edilmeyen taşınmazlar açısından davacının birleşen dosyada kira alacağının da oluşmadığı, bu yönü ile taşınmazların teslimine dair davacının asıl davasının reddi ile kira alacaklarının tahsili yönünden açılan birleşen dosyada itirazın iptali isteminin tüm davalılar yönünden reddi ile birleşen dosyada davalıların kötüniyet tazminatı taleplerinin talep yargılamayı gerektirdiğinden ve davacının kötüniyetli takip yaptığı hususu açıkça tespit edilemediğinden kötüniyet tazminatı yasal koşullarının oluşmadığı kanaati ile asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Hükmüne uyulan Dairemiz bozma ilamında özetle;”..Davacı ... Şirketinin, finansal kiralamaya konu taşınmazları maliklerinden satın aldıktan sonra kiraya verdiği anlaşılmaktadır. Öncelikle, Finansal Kiralama Şirketi ile taşınmaz malikleri arasında geçerli bir satım ilişkisinin bulunması gerekir. Davalılar, inançlı temlik yoluyla davacı ... Şirketine taşınmazların devredildiğini savunduğuna göre mahkemece davacıya yapılan temlikin inançlı temlik olup olmadığı, davalı ... şirketinin taşınmaz satımı nedeniyle ödeme yapıp yapmadığı üzerinde durulduktan sonra Finansal Kiralama şirketinin ödeme yaptığının tespit edilmesi halinde, taşınmazların davalı şirkete teslim edildiğine dair 06.08.2007 tarihli belge ile Adalet Bakanlığının dosyada mevcut 23.07.2008 tarihli yazısı da gözetilip taşınmazların tesliminin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.” denilmiştir. Davacı ... şirketi bozma ilamına uygun olarak finansal kiralamaya konu taşınmazların bedelini davalı şirkete yapılan 07.08.2007 tarihli 350.000 TL lik havale ve bu havalenin kiracı şirket tarafından dava dışı İş Bankasına olan kredi borcuna karşılık finansal kiralamaya konu taşınmazlar üzerindeki ipoteğin kaldırılması amacıyla ödendiğini, böylece taşınmazların gerçek bir satış sonucu devralındığını bildirmiştir. Hal böyle olunca satışın gerçek bir satış olduğunun kabulü gerekir. Diğer yandan finansal kiralama sözleşmesi kapsamında taşınmazların 06.08.2007 tarihli teslim belgesi karşısında teslim edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda hükmüne uyulan Dairemiz bozma ilamı kapsamında davacının finansal kiralama bedeli alacağı yönünden inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün asıl ve birleşen davada temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı yararına takdir edilen 1100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacı tarafa verilmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 23.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.