Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17485 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6833 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki birleşen itirazın iptali-tazminat davalarının yapılan yargılaması neticesinde ilamda yazılı nedenlerle itirazın iptali davasının kısmen kabulüne, tazminat davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Asıl davada davacı vekili, davalının müvekkilinden 68.400 Euro değerinde mal satın aldığını, bu satım üzerine davalı adına fatura düzenlendiğini, söz konusu borcun bir kısmının ödendiğini, kalan 82.260,49 TL'lik bakiye kısım için yapılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini, davalının fatura içeriğine itiraz etmediğini ve icra takibine itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafça yapılan ayıplı mal teslimi anına kadar geçen süredeki fatura tutarlarının düzenli olarak davacı tarafa ödendiğini, takibe dayanak yapılan faturalardan 16.06.2012 tarih,.... nolu ve 34.200 Euro bedelli faturanın karşılığının çek ile fazlasıyla davacı tarafa ödendiğini, karşılığı ödenen faturanın tekrar icra takibine konu yapıldığını, 09.06.2012 tarih....numaralı 34.200 Euro bedelli fatura ile talep edilen alacak tutarının ise bu fatura konusu malların ayıplı olması, ödeme emrinin tebliği tarihinde malların gerçek değerinin ne olabileceğinin belli olmaması ve söz konusu olacak tutardan müvekkili şirkete yapılan ayıplı mal teslimine bağlı uğranılan maddi-manevi zararların mahsubu neticesinde alacaklı duruma geçeceği nedeni ile yargılamayı gerektirdiğinden takibin bu kısmına haklı olarak itiraz edildiğini, davacının ayıplı mal teslimi nedeniyle müvekkilinin gerek maddi gerekse manevi zararlarının bulunduğunu savunarak davacının açmış olduğu davanın reddine, % 40'tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, birleşen dava yönünden ise, ayıplı mal teslimi nedeniyle müvekkili şirketin oluşan maddi ve manevi zararlarının doğduğu tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/216 Esas sayılı dosyasının 11.06.2013 tarih, 2013/216 E. 2013/188 K. sayılı ilam ile bu dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir.Davacı-birleşen dosya davalısı birleşen davanın reddini istemiştir.Mahkemece, yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, faturaya konu 1800 adet kolinin sayı ve marka açısından kontrolünde fatura ile uyumlu olduğu, kolilerin tamamının açılarak yapılan incelemesi sonucunda 1191 adet kolide ayıplı ürün olduğunun tespit edildiği ve tespit tarihi itibariyle de davalı - birleşen dosya davacısı alıcı tarafından davacı - birleşen dosya davalısı satıcıya ihtaren bildirildiği, ayıplı ürünlerin... firmasına ayıplı ürün olarak satılıp teslim edildiği, davalı - birleşen dosya davacısı alıcının ayıplı ürün sebebiyle satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme hak ve yetkisinin bulunduğu, takibe konu faturaların davalı defter ve kayıtlarında yer aldığı, cari hesap bakiyesi olarak davalı-birleşen dosya davacısının 77.621,48 TL borcunun bulunduğu, ancak dava konusu faturalardan ... nolu fatura sebebiyle 59.333,84 TL zarar ettiğinden, bu miktarın davacı-birleşen dosya davalısı alacağından düşülmesi halinde 18.287,64 TL borcu kaldığı gerekçesiyle, davacı - birleşen dosya davalısının davasının kısmen kabulü ile takibin 18.287,64 TL asıl alacak yönünden aynen devamına, tarafların tazminat taleplerinin reddine, davalı - birleşen dosya davacısı tarafından açılan davanın ise faturaya konu ürünlerin ayıpları sebebiyle manevi bir zararın doğmadığı ve davacı-birleşen dosya davacısı alacağından davalı-birleşen dosya davacısının zararı oranında indirim yapılarak takibin devamına karar verildiğinden dolayı reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava; asıl ve birleşen davalarda aynı satım sözleşmesinden kaynaklanan, asıl davada bakiye satış bedelinin istemi, birleşen davada ise satış konusu malın ayıplı olması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini talebine ilişkindir. Davalı-birleşen dosya davacısı... savunmasında malları teslim aldığını, kısmen çekle ödeme yaptığını, 09.06.2012 tarihli faturaya konu malların ayıplı olması nedeniyle zarara uğradığını, satıcı ise ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirmiştir. Somut olayda bu savunma karşısında davalı ayıplı olduğunu bildirdiği mallar yönünden muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiğini ve kısmi ödeme yaptığını kanıtlamak zorundadır. Mahkemece açıklanan hususlar gözetilerek ispat yükünün asıl dava davalısı-birleşen dosya davacısında olduğu kabul edilerek delilleri toplanıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 23.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.